bir saat içinde ofise dön ve bende bu hikayeye bağlı kalayım. | Open Subtitles | -كن في المكتب بظرف ساعة أو سأبطل تلك القصة |
bir saat içinde bir şeyler üretebiliriz değil mi? | Open Subtitles | بإمكننا تسطير الأفكار معاً بظرف ساعة |
Benimle bir saat içinde Beverly Wilshire Hotelinde buluşmanı istiyorum ve orda tartışırız durumu. | Open Subtitles | أود مناقشته معك بظرف ساعة في (بيفرلي ويلشر) |
bir saat içinde çağıracaklar. Çekim için hazırlanıyorum. | Open Subtitles | التصوير بظرف ساعة أعدّ نفسي |
Drama ile E.'ye bir saat içinde anlatacağım. | Open Subtitles | لا زال خطاب وحيد بحوزتي، سأخصصه لـ(إي) و(دراما) بظرف ساعة |