Güzel şimdi yavaşça indirin ki kalıntılara ölüm sonrası travma yaşatmayalım. | Open Subtitles | جيّد. والآن أنزله بلطف حتى نتفادى أيّ إصابات بعد الوفاة للبقايا. |
- Metabolik hastalık ya da ölüm sonrası yapılmış bir şey olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يكون علامة من مرض أيضي أو ضرر بعد الوفاة. هودجينز: |
Bilmeniz gereken şey bu adamın öldükten sonra bıçaklanmış olduğu. | Open Subtitles | أول شئ أود أن تعرفه ,أن الطعنة حدثت بعد الوفاة |
En azından hiçbir şey hissetmemiş. Yaralar öldükten sonra açılmış. | Open Subtitles | على الأقل لم تشعر بشيئ فكلّ الجروح كانت بعد الوفاة |
ölümden sonra ve dondurma esnasında beyinde hasar oluştuğunu biliyoruz. | TED | نحن نعلم أن الضرر يلحق بالمخ بعد الوفاة و اثناء التبريد. |
Kesilen bölgede kan olmayışı ölümden sonra koptuğunu gösteriyor. | Open Subtitles | إفتقار الدم في المنطقة المنشقة يشير إلى أنها فصلت بعد الوفاة |
ölüm sonrası semptomatik hâle gelmiş ve yüksek derece bulaşıcı. | Open Subtitles | حسناً لقد ظهرت عليها الاعراض وأصبحت معديه جداً بعد الوفاة |
ölüm sonrası faizler kanunen görevdeki konsüle devredilir. | Open Subtitles | أمور ما بعد الوفاة من هذا النوع يتم تسليمها شرعياً إلى القنصل المسئول |
East River'ın akıntısının merhametine kaldığını gösteren ölüm sonrası yaralanması da yok. | Open Subtitles | لا إصابات بعد الوفاة بما يتفق مع كائن تحت رحمة تيار النهر الشرقية. |
ölüm sonrası kurbana yapılan vahşi saldırı devam etmiş. | Open Subtitles | بعد الوفاة. الإعتداء الوحشي على الضحية إستمر أعترض. |
ölüm sonrası, gömmek için sürüklendiğinde oluşmuşa benziyor. | Open Subtitles | لايوجد أي دليل على الشجار يبدو أنها حدثت بعد الوفاة عندما كان يجر ربما من المقبرة |
- Evet. Yara içindeki ipliklerden de kıyafetin öldükten sonra çıkarıldığı anlaşılıyor. | Open Subtitles | أجل، والألياف الموجودة بالجرح تشير إلى أنه تمّ إنتزاع الملابس بعد الوفاة |
Kurbanları öldükten sonra hadım ediyor, yani işkence tarzı değil. | Open Subtitles | انه يخصي الضحايا بعد الوفاة اذن فهو لا يهوى التعذيب |
Arka boyun bağları öldükten sonra büzülmüş. | Open Subtitles | إنقباض ما بعد الوفاة لأربطة العنق الخلفية |
Şimdi, öldükten sonra açılan bilek yaraları. | Open Subtitles | الآن، بعد الوفاة جرح المعصم فقدان الدم يسرع اضمحلال الأعضاء |
Şüphelendiğim gibi, denizcimizin bacağı öldükten sonra kesilmiş. | Open Subtitles | أي شـيء آخر داك : كما أعتقد ان الجثة قطعت بعد الوفاة |
Bazen vücut ölümden sonra doğal yollardan GHB üretir. | Open Subtitles | أحياناً ينتج الجسم طبيعياً أحماض غاما بعد الوفاة |
Hepsi ağızdan kulağa kadar kesilmiş ve ölümden sonra tecavüz edilmişti. | Open Subtitles | ـ كلهم تم تقطيعهم من الفم للأذن ـ وتم إغتصابهم بعد الوفاة |
Ve boynunun arkasında ölümden sonra oluşan morlukları var. | Open Subtitles | كما أن بالجثة كدمات حدثت بعد الوفاة علي مؤخرة عنقه |
Evet fakat boyun omurundaki zedelenme ölümünden sonra olmamış. | Open Subtitles | أجلّ,لكن,هذا الضرر الذي لحق بالفقرات العُنقية لم يكن بعد الوفاة |
Bu kırıkların ölüm sonrasında oluştuğunu doğrulamayı başardım. | Open Subtitles | الغير مرئية بالعين البشرية كان قد أكدت أن هذه الكدمات بعد الوفاة |
Beşinci ve altıncı boyun omurunda ölüm öncesi oluşmuş çatlak izleri buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت خطوط كسر بعد الوفاة في فقرتي العنق الخامسة و السادسة |
İçişleri analizcisidir. Otopsi ve o çeşit işleri idare eder. | Open Subtitles | إنه محلل بوزارة الداخلية ويُجرى التحاليل بعد الوفاة وأشياء من هذا القبيل |