bazı öğrenciler ise sertifikalarını aldılar ve bunu gerçek üniversite kredisi için kayıtlı oldukları eğitim kurumuna sundular. | TED | بعض الطلاب أخذوا شهاداتهم وقدموها لمؤسسات تعليمية كانوا ملتحقين بها ليأخذوا ساعات دراسة حقيقية. |
Örneğin bazı öğrenciler, diğer öğrencilerin hazırlık materyallerinden yararlanabilirler. | TED | على سبيل المثال، قد يستفيد بعض الطلاب من قليل من المواد التحضيرية التى هي بحوزة طلاب آخرين بالفعل. |
Derste geri kalan birkaç öğrenci için temel bilgisayar eğitimi vereceğim. | Open Subtitles | -ما هو الغد ؟ أساسيات حاسوب مع بعض الطلاب الذين تخلّفوا |
Pekala, her yıl birkaç öğrenci ya da, ben onlara "mızmızlanan bebeler" diyorum yerleştirmeleri hakkında şikayet ederler. | Open Subtitles | الآن كل سنة هناك بعض الطلاب أو كما أحب أن أدعوهم " الأطفال المدلّلون " الذين لديهم شك بقراري |
Elimizde bazı öğrencilerin AMBE'ne gelmeden önce evlerinde çekilen görüntüleri var. | TED | لدينا بعض الطلاب الذي تصوروا في بلدانهم قبل قدومهم إلى آيمز |
Işıklar söndüğünde bazı öğrencilerin nerede olduklarını kesin şekilde söyleyebilirim. | Open Subtitles | أنا متأكد جداً من أماكن بعض الطلاب عندما انقطعت الأنارة |
Sonrada birkaç öğrenciyle buluşacağım. | Open Subtitles | أنا أقابل بعض الطلاب بعض الوقت. |
dedim. bazı öğrenciler geliyor, kutsal kitabımız Kuran'ı öğreniyorlar. | TED | يأتي بعض الطلاب إلى هنا، وكلهم يتعلمون القرآن، الكتاب المقدس للمسلمين. |
...bazı öğrenciler asla öğrenmiyor. | Open Subtitles | أظهرالتاريخ. بعض الطلاب لا يتعلّمون أبدا. |
Kırıcılık okulu devam ediyor, ama bazı öğrenciler asla kavrayamayacak gibi. | Open Subtitles | مدرسة التكسير تستمر لكن بعض الطلاب لن يفهموا أبداً |
bazı öğrenciler, oyun hakkındaki endişelerini dile getirdi. | Open Subtitles | أعرب بعض الطلاب عن قلقهم حيال المسرحية نفسها |
bazı öğrenciler bunu gençlik intiharlarının tetikleyicisi olabileceğini düşünüyormuş ve biz de bu konuda hassas olmalıyız. | Open Subtitles | يشعر بعض الطلاب أنها قد تعتبر حافزاً لانتحار المراهقين، و يتحتم علينا أن نكون دقيقين حول ذلك |
Çünkü duyduğumuza göre bazı öğrenciler toplantınızı protesto etmeyi planlıyormuş. | Open Subtitles | لأنه حسبما سمعنا، هناك بعض الطلاب الذين يخططون للتظاهر ضد لقائك المفتوح. |
Dawson'a gelen birkaç öğrenci olacak. | Open Subtitles | هناك بعض الطلاب سيحضرون من داوسون |
Sınıftan birkaç öğrenci getireceğim de. - Film izleyeceğiz. | Open Subtitles | لأنني سأجلب بعض الطلاب وسنقوم بعرض فلم |
Buradaki bazı öğrencilerin hoşuna gitmeyen şeylerdi. | Open Subtitles | بعض الطلاب هنا... لمْ يُعجبهم ذلك. |
Dediğine göre, okuldan sonra birkaç öğrenciyle basketbol oynuyormuş. | Open Subtitles | قال أنّه... كان يلعب كرة السلة مع بعض الطلاب بعد المدرسة. |