"بعيد ميلادها" - Translation from Arabic to Turkish

• doğum gününü
• doğum günü

doğum gününü kutlayabileceği, Cadılar Bayramının yaşanmadığı bir yer bulmalıyım.
اريد ان اجد مكان يمكن ان تحظى بعيد ميلادها فيه

Her yıl doğum gününü kutlarken yaparım.
أنا اصنعهم كل عام للإحتفال بعيد ميلادها.

doğum gününü yalnız mı kutluyor?
هل ستحتفل بعيد ميلادها بمفردها أم ماذا؟

Arkadaşın doğum gününü burada mı kutluyor?
أصديقتكِ تحتفل بعيد ميلادها هنا؟

- Belki de doğum günü hafta sonuna.. gelmiştir o da pazartesi kutluyordur.
ربما قررت الاحتفال بعيد ميلادها يوم الاثنين بعد عطلة الأسبوع.

Bir ay önce. Kız arkadaşı ona doğum günü hediyesi olarak vermiş.
منذ حوالي شهر أعطته له حبيبتها بعيد ميلادها

Janis'in doğum gününü kutlayacağız. Pasta da var.
-سنذهب لنهنئ "جانيس" بعيد ميلادها, هناك كعك ايضاً

Tek istediği şey ise, Tree Hill'e dönmek ve önümüzdeki birkaç saati karısıyla geçirip, doğum gününü kutlamak.
وكلّما يريده هو العودة "لـ"تري هيل لقضاء الساعات القادمة في منزله مع زوجته إحتفاءً بعيد ميلادها

Ablasıyla birlikte doğum gününü kutlamak için oraya gitti.
لقد ذهبت برفقة اختها للإحتفال بعيد ميلادها .

Nandini bizim en iyi arkadaşımız, buraya onun doğum gününü kutlamaya geldik.
ناندني هي أفضلُ صديقاتنا لذا جئنا لنحتفل معها بعيد ميلادها - أجل يا سيدتي -

Ana'ya üzgün olduğumu söyle, dönünce doğum gününü kutlarız.
أجل، أخبري (آنا) أنّي آسف، وأنَّ سنحتفل بعيد ميلادها عندّما تعودوا.

Onun doğum gününü kutluyoruz. - Kapayın çenenizi!
نحنُ نحتفل بعيد ميلادها - إخرسن -

Circeo'da doğum gününü kutladığımızı hatırlıyorum.
أتذكّر عندما احتفلنا بعيد ميلادها في شيرشيو. (جبلفيإيطاليا)

- doğum gününü kutla.
-هنئيها بعيد ميلادها

Emily'nin doğum gününü kutladım.
كنت فقط أبارك لـ (إيميلي) بعيد ميلادها

Bilmem ki. On altıncı doğum günü partisinde yalnız hissetmesini istemiyorum. Bu yüzden biraz daha özen gösterelim olur mu?
لا أعلم, إلا أنّني لا أريدها أن تشعر بالوحدة بعيد ميلادها الـ16, لنجعله مميّزاً جداً.

Hadi, yapma. Bir kızın doğum günü dileğini geri çeviremezsin.
إذاً, هيّا, لا يمكنك رفض أمنية فتاة بعيد ميلادها, أليس كذلك؟