"بقصيدة" - Translation from Arabic to Turkish

• şiirini
• şiir
• şiire
• şiiri
• şiirle

Eve dönerken bile hâlâ o kaplan şiirini homurdanıyordu.
لا زال يتمتم بقصيدة النمر في طريقنا إلى البيت

Ona, aşağılık pislik şiirini öğret.
‎اخبره إذاً بقصيدة الهراء الخاصة بك. ‏

Bir şiir, makale, tek bir kısa hikaye kadar küçük bir şeyle başlıyorlar.
تبدأ بقصيدة صغيرة، مقال، قصة قصيرة واحدة

Söylemek istediğim her şeyi size daha sonra vereceğim şiire yazdım.
عبّرته بقصيدة قصيرة , و التي سأهديكما إياها لاحقاً و ...

Amerikalı şair Lucille Clifton'un bir şiiri ile bitirmek istiyorum.
أود أن أختم هذا بقصيدة نظمتها الشاعرة الأمريكية لوسيل كلفتون.

Bizi bir şiirle onurlandırır mısınız Sinyora Veronica?
شرفينا بقصيدة, سيدة فيرونيكا؟ سيخجلني ذلك جدا

Bana Robert Frost'un bir şiirini hatırlattı.
تذكرني بقصيدة روبرت فروست

"Bay Liang'ın şiirini düşünürken gözyaşlarıma engel olamadım."
، (وفكرت بقصيدة السيد (ليانج . لا أستطيع أن أعين على ذرف الدموع

Bu bana Yeats şiirini hatırlattı.
"هذا يذكرني بقصيدة لـِ "ييتس

Aklıma kısa bir şiir geldi.
للتو فكرت بقصيدة قصيرة.

Oturun. Doktor bir şiir okuyacak.
بساطتها تذكرنى بقصيدة

şiir şurda bir yerlerde olmalı.
سأوافيكم بقصيدة بعد قليل.

Duygularını bir şiire dökmeyi hiç düşündün mü?
أفكرت بأن تعبّر عن شعورك بقصيدة ؟

Biliyor musun, sen bana hatırlamadığım bir şiiri hatırlıyorsun ve belki de hiç yazılmamış bir şarkıyı ve daha önce hiç bulunmadığıma emin oldğum bir yeri.
أتعرفين؟ أنتي تذكريني بقصيدة لا اتذكرها وبأغنية لم يتم خلقها أبداً

Beyni yıkanmış eski sevgiline aşk şiiri okuyordun.
كنت تترنّمين بقصيدة عشق لخليلك السابق مغسول الدماغ

Bana okuduğum bir şiiri hatırlattı.
يُذكرني بقصيدة قرأتها مرة

şiirle ödeme alıyoruz hanımefendi.
سندفع بقصيدة سيّدتي.

Bert'in anısına yazılmış bir şiirle başlamamızın iyi olacağını düşündüm.
ظننت أن نستهلّ بقصيدة تذكارية لـ(بيرت).