"بكذبة" - Translation from Arabic to Turkish

    • yalanla
        
    • Yalan
        
    • yalanı
        
    • yalana
        
    • yalanlarla
        
    Çünkü kucağımda bir yalanla cehenneme gitmek istemiyorum. Open Subtitles لأني لا أريد الذهاب للجحيم بكذبة على شفاهي
    Ne şekilde tanımlarsanız tanımlayın bir yalanla başlayıp bitiyorlar. Open Subtitles مهما كان تعريفك للكلمة فإنها تبدأ و تنتهي بكذبة
    Söylemezsem, ona bir yalanla bağlıymışım gibi hissederim. Open Subtitles إذا لم أخبرهُ، سأشعر كما لو أني أوقعتهُ في شِركي بكذبة
    Yalan, kötü bir Yalan söyledin, öyle mi? Open Subtitles حسناً ، لقد أخبرته بكذبة قذرة ، أليس كذلك ؟
    Evet, ama gazi hastanesindekilere söyleme. Bir yalanı yaşıyorlar. Open Subtitles صحيح لكن لا تذكر هذا لمستشفى المحاربين القدامى إنهم مرتبطين بكذبة
    "Yalan söyleyip kurtulmak için, yalana yürekten inanmak gerekir." Open Subtitles السر للهرب بكذبة " هو ان تصدقها من كل قلبك
    Sinir bozucu soruları cevaplama zahmetinden akla yakın yalanlarla kurtulmak mümkün. Open Subtitles إنّه سؤال بسيط، ولكم يسهل مراوغته بكذبة معقولة.
    Sen belki bir yalanla yaşayabilirsin, ama ben asla. Open Subtitles قد تكونين قادرة على العيش بكذبة كهذه، ولكنّي لا أستطيع.
    Bak bakalım bir yalanla tarlanı nasıl tekrar güzelleştireceğim. Open Subtitles ‎الآن انظر كيف أجعل حقولك تزدهر ثانيةً بكذبة واحدة.
    Böyle bir yalanla ona zarar vermektense, üçüncü cildi en kısa zamanda ateşe veririm daha iyi. Open Subtitles أفضل أن أحرق المجلد الثالث على أن أشوهه بكذبة مثل هذه
    Buna da bir yalanla başladım. Gerçek hançerin onda olduğunu sanıyor. Open Subtitles وقد بدأته بكذبة إذ تظنّ بأنّ الخنجر الحقيقيّ معها
    Buna da bir yalanla başladım. Gerçek hançerin onda olduğunu sanıyor. Open Subtitles وقد بدأته بكذبة إذ تظنّ بأنّ الخنجر الحقيقيّ معها
    Ama sana söylüyorum bir yalanla yaşamamak çok rahatlatıcı. Open Subtitles لكنني أخبركَ بأن ذلك شعورٌ جميل .بألّا تعيش بكذبة
    Bu evliliği bir yalanla başlatmayacağım. Open Subtitles لن أبداً زواجي بكِ بكذبة. لقد أحضرت الخواتم.
    Tabii. Başka bir Yalan bul Lydia. Open Subtitles بالتأكيد، حاولي أن تخبريني بكذبة أخرى، ليديا
    Tabii eğer Yalan söyleyemiyorsan. Open Subtitles اذا انت لاتستطيع ان تخبرني بكذبة,عندها ستكون كذلك
    Yalnızca onu bir şeyden kurtarmak için beyaz bir Yalan söylemek zorunda kaldım. Open Subtitles لقد أخبرته بكذبة صغيرة لكي أعتذر له عن ميعاد أتعلمين؟
    Hayır, yalnızca Eli'nin "yalanı yenmenin yolu daha büyük bir Yalan söylemektir" dediğini hatırladım da şimdi. Open Subtitles كلا، تذكرتُ فقط ما قاله إيلاي أن الطريقة لمحاربة كذبة هي بكذبة أكبر منها
    Kendini içine uydurmaya çalıştığın... bir yalanı yaşıyor olmak zor olmalı. Open Subtitles . لابد انه صعب العيش بكذبة تتظاهري بأنكي من أنتي . فقط لكي يلائمك ذلك
    Bir yalanı yaşıyor. Bunu asla yapmazdın. Open Subtitles إنّه يعيش بكذبة لن تفعل ذلك أبداً
    Koca bir yalana tutunmaya çalışıyor! Open Subtitles أحاول التمسك بكذبة كبيرة
    Bilemiyorum, yalanlarla yaşanmış 10 yıl çok uzun bir süre. Open Subtitles من الصعب العيش عشر سنوات بكذبة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more