İnsanlar cenazemde ağladılar, şimdi ise geri döndüm ve benimle hiçbir şey yapmak istemiyorlar. | Open Subtitles | الناس بكوا في جنازتي .. وها أنا أعود ، و لايريدون أن يفعلوا معي شيء |
Harikaydı. Çocuklar eyaletin başkentini gördüklerinde ağladılar resmen. | Open Subtitles | كانت رائعه الاطفال بكوا حينما رأوا العاصمه |
Çoğunlukla sadece ağladılar. Burada gerçek bir moral sorunu var. | Open Subtitles | معظمهم بكوا لديك مشكلة معنوية هنا |
Yüzlerce insan vardı. Ve hepsi de ağladı. Dadım hiç bu kadar güzel olmamıştı. | Open Subtitles | لقد بكوا جميعاً ، مربيتي لم تبدو جميلة أكثر و لكن هذا لم يعني أي شئ |
Sanki iki sarkık kulaklı köpek kazağının içinde ölene kadar ağlamış gibi görünüyor. | Open Subtitles | "تبدو فحسب كأن كلبين من النوع "باسط كلاب صيد ذات أذن طويلة وقصيرة الأرجل ربما بكوا حتى الموت بداخل كنزتكِ |
Kimsenin aklına gelmez. Ayağıma dokunmanın düşüncesiyle ağlayan bir adam gördüm. | Open Subtitles | أما الناس فلا،لقد حضنت رجالاً بكوا وهم يفكرون جدياً بلمس قدمي. |
Gardiyanlar bile ağladılar. | TED | حتى الحراس بكوا. |
Bütün yemek boyunca ağladılar. | Open Subtitles | لقد بكوا خلال هذا العشاء |
Bebek gibi ağladılar. | Open Subtitles | لقد بكوا كالأطفال |
Önce zayıf düştüler Sonra ağladılar | Open Subtitles | شعروا بالوهن أولا، ثم بكوا |
ağladılar, onları kafalamış, | Open Subtitles | بكوا التغلب عليها، |
Düşünebiliyor musunuz? Ayaklarıma kapanıp ağladılar. | Open Subtitles | لك أن تتخيل بكوا عند قدمي! |
ağladılar. | Open Subtitles | لقد بكوا |
Marilyn ölünce seyirciler ağladı. | Open Subtitles | المستمعين بكوا عندما (ماتت (ميرلين |
İnsanlar ağladı. | Open Subtitles | الناس بكوا |
Sanki ölürken hepsi kan ağlamış gibi. | Open Subtitles | بدوا وكأنّهم في النهاية، بكوا دمًّا. |
Çok fazla ağlayan kızları ara sıra vurduklarından bahsetmiş miydim? | Open Subtitles | هل ذكرت ان بعض الاحيان يقتلون الفتيات اذا بكوا كثيرا |
Romanya'da kollarında ağlayan yetim çocuklardan bahset. | Open Subtitles | و عن اليتامى الذين بكوا بين ذراعيك. في "رومانيا". |
- ağlayan oldu mu? | Open Subtitles | هل بكوا ؟ |