Kore'de en çok saygı duyulan 3.kadın, neden bozuk bir makineyle oynuyorsun? | Open Subtitles | ينبغي أن تكونين الثالثة أكثر احتراماً بكوريا لماذا تلعبين بآلة الخياطة وتكسيرها |
Biri benden önce gidip maskeyi almış ama kısa sürede Kore'ye gelecek. | Open Subtitles | هناك شخص ذهب وحصل على القناع الزجاجي قبلي ولكنه سيكون بكوريا قريباً |
Cevap; Kore'deki öğrenciler büyük sınıflarda öğrenim görüyor. | TED | والجواب،الطلاب بكوريا يدرسون في أقسام كبيرة. |
Bugün, Kore Bebek Bakımı Derneği'nden bir konuşmacımız var. | Open Subtitles | اليوم لدينا متحدث هي مدرسه من رابطة رعاية الطفل بكوريا |
Nelson Sabitch Kore'de 38. alayda öldü. | Open Subtitles | نيلسون سابيتش قد قتل بالقرب من يارليل 38 بكوريا |
Kore'de Sinanju'nun dışında. 11 Mayıs 1951. Tarihi hatırlıyorsun. | Open Subtitles | في خيمه خارج سينانجو بكوريا أنت تتذكر التاريخ |
" Süpermen " Kore'de 31 Mart 1979'da gösterildi. | Open Subtitles | فلم سوبرمان تم اصداره في شهر مارس يوم 31 عام 1979 بكوريا |
Kore onların, ama Amerika'yı da istiyorlar. | Open Subtitles | ليس بكوريا, لكن بأمريكا هي موجوده بكل عمل |
Karşılığında kız kardeşimi bir Kuzey Kore hapishanesinden kurtardı! - Hadi be. | Open Subtitles | في المقابل، أخرج أختي من سجن بكوريا الشمالية |
Bir zamanlar Kuzey Kore Nükleer Enerji Enstitüsünün başkanıydı. | Open Subtitles | لقد كان مدير لأبحاث الطاقة النووية بكوريا الشمالية سابقا |
Kuzey Kore'deki nükleer gelişimin bel kemiğiydi. | Open Subtitles | وكان العامل الأساسى فى تطوير البرنامج النووى بكوريا الشمالية |
Bu sadece Amerikalıların anlayabileceği bir durum düşünce tarzım Kore'de pek yok. | Open Subtitles | أنها نوع من المشاكل لا يفهمونها إلا أصحاب الشعور الشقراء نادر جداً أن تجدون أحداً بكوريا ينفس تفكيري |
Kore'de bir ailen olmadığı için, Amerika'da evlatlık edinildiğini duydum. | Open Subtitles | وسمعت بأن عائلة بالولايات المتحدة تبنتك لأنه لم يكن لديك أي عائلة بكوريا |
Ve kimse onlardan hoşlanmaz özellikle de Kuzey Kore ya da kanepeler olaya dahil olunca. | Open Subtitles | ولا أحد يحب هؤلاء خاصه عندما يتعلقوا بكوريا الشماليه أو الأرائك |
Şu an itibarıyla, Han So Jung'un Kore'de yaşadığına dair kesinlikle bir iz yok. | Open Subtitles | بالوقت الحالي، لا يوجد أيّ دليل أن هان سو جونغ بكوريا |
Kore'de hırslı bir yanlış adım yüzünden neredeyse yakalanıyorduk. | Open Subtitles | كدنا نمسك بكوريا, بخطوة خاطئة وطموحة. |
Kore'de becermediğim tek bir kaltak yoktur. | Open Subtitles | لا توجد بكوريا ولا مطربة لم أنكحها |
Kuzey Koreliler'in, Güney Kore'deki Birleşik Devletler askeri üssünden kalkan bir ticari uçağı fark etmeyeceğini mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | مرورا بكوريا الشمالية الا تظن ان كوريا الشمالية من الممكن ان تدع طائرة تجارية تقلع من القاعدة العسكرية الامريكية فى كوريا الجنوبية |
Kore'den Mama Stüdyo'dan geliyorum. | Open Subtitles | أنا مشترية من إستوديو ماما بكوريا |
Sizin tasarımlarınız için Kore'den geldim ve çok büyülendim. | Open Subtitles | ... صادف وأنّ رأيت تصاميمك وأنا بكوريا لهذا مررت بك |