"بلعب دور" - Translation from Arabic to Turkish

• oynamak
• rol
• rolünü
• oynamayı
• oynayarak
• oynamaya

Bunca yıkıma yol açtıktan sonra bile kahramancılık oynamak mı istiyorsun yine de?
،ألا تزال ترغب بلعب دور البطل حتى بعد تسببكَ بهذهِ الكارثة الضخمة؟

Ama aptalı oynamak istiyorsan bir gün hiç -uyanmamayı dileyeceksin. -Hayır!
‫ولكن إن استمررت بلعب دور الغبي ‫ستتمنى ألا تكون قد استفقت يوماً

Benden bir rol oynamamı mı umuyorlar?
هل من المتوقع أن أقوم بلعب دور من الأدوار؟

Baba rolünü oynamaya başlamazsan işler kötüye gitmeye devam edecek.
أعني، إن لم تبدأ بلعب دور الأب فالأمور ستسوء بكثير

Başına bir iş gelmeden dünyacılık oynamayı bırak.
حان الوقت للتوقف بلعب دور الأرضية قبل أن تؤذي نفسك

Hayır, haksızlık senin doktorculuk oynayarak hava atman ve beni beceriksiz... yerine koymandır.
كلا، الظلم هو تباهيك بلعب دور الطبيب ومعاملتيمثل.. ألستُ كفؤًا

Madem birileri sert oynamak istiyor biz de sert oynayabiliriz.
-هل يرغب أحد بلعب دور العنيف؟ نستطيع أن نكون عنيفين أيضاً

Tanrı rolü oynamak nasıl bir duygu baba?
كيف تشعر بلعب دور الخالق أبي؟

Şimdi kahramanı oynamak istiyor musun peki?
الآن ترغب بلعب دور البطل؟

Eğer rol yapacaksınız, tamamen yapmalısınız.
ان كنت سوف تقوم بلعب دور ما فعليك ان تقوم به تماماً

Eğer rol yapacaksınız, tamamen yapmalısınız.
ان كنت ستقومين بلعب دور فإن عليك ان تقومي به تماماً

Bu sandalyeye bağlanmamda önemli bir rol oynadığına göre yeni hayatımı daha çekilir kılabilmek için daha hoşgörülü olursun diye düşünmüştüm.
فكّرت أنه بما أنكِ لعبتِ .. دوراً أساسياً .. في إعاقتي هذه فسترغبين على الأقل بلعب دور صغير في تحسين ظروف حياتي

bir sihirbazın rolünü oynuyorum. gerçek bir sihirbaz.
اقوم بلعب دور الساحر, معالج إذا صح التعبير, معالج حقيقي.

Ama bu kayıptan bile birşeyler öğrendim Tanrının bu işteki rolünü küçümsememek gibi.
و لكني قد تعلمت درساً من تلك الخسارة و هو خطورة القيام بلعب دور الله

Aslında eşini seven kadın rolünü çok iyi oynayan bir oyuncusun.
في الواقع أنتِ ممثلة جيدة جداً بلعب دور الزوجة المحبة

Yoksa sebebi senin gibi kurbanı oynamayı istememem mi?
ام لانى لا ارغب بلعب دور الشهيد مثلك

Karısı İspanyol prensesi ya İtalyan kontesi ya da başka bir şeyi oynamayı reddettiğinde onu Bedlam Tımarhanesi'ne gönderdi.
وحينما لم ترغب زوجته بلعب دور الأميرة الأسبانية أو الكونتيسة الإيطالية أياً كان الدور الذي رفضت لعبه...

Madam Curie'yi oynamayı hayal ederdim.
حلمت بلعب دور المادام كوري

Octavian Roma'da tanrı olurken burada Tarsus'ta tanrıyı oynayarak zamanını boşa harcama.
-لاتهدره بلعب دور الاله هنا فى طرسوس -بينما اوكتافيوس اصبح الها بالفعل فى روما

Eğer, askerlik oyunu oynayarak zaman harcamaya, bir grup geri zekalı, balgam üreten, testoreston hormonu salgılayan, mağara adamı olmak için üniversiteye geldiğimizi düşünüyorlarsa, o zaman... yüzde yüz haklılar.
إذا كانوا يعتقدون أننا أتينا للجامعة لنضيع وقتنا بلعب دور الجنود ... فهم

Kahramanı oynayarak kendine ne yaptığına bir bak.
انظر لِما حصلت على نفسك بلعب دور البطل.

Çünkü elde edilmesi zoru oynamaya başlayacağım.
لأنني سأبدأ بلعب دور صعب المنال