Yüzlerine düğün pastası fırlatmaları benim için yeterince aksiyonlu bir şey olacak zaten. | Open Subtitles | إنه متطرف جدا بلنسبة لي عندما يطلون حلويات العرس على وجه بعضهم البعض |
Benim için pekçoğu babamla ilgili. | Open Subtitles | ذلك يعني الكثير,بلنسبة لي, لانه مرتبط بوالدي. |
Bunun gözüne nasıl göründüğünün farkındayım ancak bu, milyar dolarlık başkanlar için atılacak ilk gerekli adımdır. | Open Subtitles | سكرتيرة نوو.. كل الوثائق التي رأيتـها انا اعلم كيف بدا الامـر بلنسبة لك كيف يمكن ان اقول هذا |
Benim için bu dünyadaki saf olan tek şeyler Ma Petite ve sana olan sevgim ile bağlılığımdı. | Open Subtitles | لقد كانت جميع الأشياء الطاهرة بلنسبة لي في كل هذا العالم, تكمن بتلك الصغيرة وحبي و إخلاصي كانو لك |
Başkalarında olsa onlara kafayı yedirtecek bir hayat sürdük seninle ama benim için bu bir armağandı. | Open Subtitles | أنا و أنت قد تحملنا حياةَ كان لها أن تقود معظم الناس للجنون لكن بلنسبة لي كانة هبة |
Dinle, Ted. Bu benim için çok acı verici. | Open Subtitles | أنظر, تيد, هذا شئ مؤلم جيداً بلنسبة لى |
Ya o, her şeyi yanlış yapan zavallı zeytin kız ya da ben, senin için mükemmel kadın. | Open Subtitles | It's either her, sad olive girl التي تحصل على كل شيء خاطئ, أما أنا, المرأة الـ.. مثالية جداً بلنسبة لك. |
Muhtemelen senin için daha az. | Open Subtitles | ربما أقل بلنسبة لك |
- Burada olmak benim için çok tehlikeli. | Open Subtitles | -مايجري هنا انه حقا خطير بلنسبة لي. |
- Benim için... pek sayılmaz. | Open Subtitles | ليس بلنسبة لي - ... |
Senin için bile. | Open Subtitles | حتي بلنسبة لك |