ne yaptığını anlatsana. Seni Sibirya'da hayal etmek istiyorum. | Open Subtitles | أخبرنى بما تفعله أريد أن أتخيلك فى سايبيريا |
- Umarım ne yaptığını biliyorsundur. | Open Subtitles | اتمنى ان تكون على علم بما تفعله اخى الكبير |
ne yaptığını kontrol edemem. Ne yaptığımı kontrol edebilirim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتحكم بما تفعله, أستطيع فقط أن أتحكم بما أفعله |
ne yaptığın hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi? | Open Subtitles | أنتَ لا تعلم بما تفعله بحقّ الجحيم، صحيح؟ |
O hâlde Çin'in çevre konusunda ne yaptığı konusunu niçin umursayalım? | TED | لماذا يجب أن نهتم بما تفعله الصين في البيئة؟ |
Hadi ama. Senin çok iyi Yaptığın şeyi yapıyor sadece. | Open Subtitles | هيّا، لقد قامت ببساطة بما تفعله أنتَ |
Orada olmadığımda ne yaptığını ne biliyorum, ne de ilgileniyorum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أو أكترث بما تفعله حين لا أكون موجوداً |
Ama ne yaptığını düşün! Bunu yapmanı asla istemezdi! | Open Subtitles | لكن فكّر بما تفعله ما كانت أبداً لترغب أن تقوم بهذا |
ne yaptığını bir düşün, dostum. Yaşlı Adam'a ihanet etmek mi istiyorsun? | Open Subtitles | فكر بما تفعله هنا, يا صاحبي هل ترغب بخيانه الرجل الكبير؟ |
Sence de ne yaptığını düşünmen gerekmez mi? | Open Subtitles | ألا تظن أنك يجب أن تُفكر بما تفعله لبعض الوقت؟ |
Umarım ne yaptığını biliyorsundur, dostum. | Open Subtitles | آمل بشدة أن تكون على علم بما تفعله يا رفيقي |
Ona bir uyuşturucu verdi... Böylece kız ne yaptığını bilmeyecekti. | Open Subtitles | أخضعها لتأثير مخدّر لكيّ لا تدري بما تفعله. |
Ben konuşuyorum! Nerede olduğun ve ne yaptığın umurumda değil! | Open Subtitles | لا أهتم إلى أين تذهب ، ولا أهتم بما تفعله! |
ne yaptığın hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi? | Open Subtitles | أنتَ لا تعلم بما تفعله بحقّ الجحيم، صحيح؟ |
48 saat içinde görünmez olman şartıyla ne yaptığın ya da nereye gittiğin umurumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم إلى أين تذهب... ولا أهتم بما تفعله طالما أنك بقيت مختفياً لـ48 ساعة |
Ver şunu.... Annenin Amy ile ne yaptığı umurumda değil, tamam mı? | Open Subtitles | لا أهتم بما تفعله أمك مع ايمي حسناً؟ |
Yaptığın şeyi yapıp, bunun cinayet olduğunu söyle. | Open Subtitles | قم بما تفعله عادة وقل أنّها جريمة قتل. |
Bana ne yapacağın umrumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم بما تفعله بي |
Ne yaptığının farkında olmayabilirsin. Hiçbirimiz değiliz! | Open Subtitles | قد لايكون لديك أي حس بما تفعله, لاأحد منا لديه ذلك |
ne yapacağını, ne düşüneceğini, ne hissedeceğini söylerler hep. | Open Subtitles | ، يخبرونك بإستمرار بما تفعله و بما تعتقده و بما تشعر به |
Yaptığın şeyle bizi yok ediyorsun. | Open Subtitles | إنّك تقتلنا بما تفعله |
Bunun onun için yaptığın şeylerle alakası yok Damon. | Open Subtitles | هذا غير منوط بما تفعله باسمها يا (دايمُن). |
Teğmen, ne yaptığına iyice bak. | Open Subtitles | فكّر بما تفعله هنا أيها الملازم |
Görüyorsun ya Chang, önemli olan nasıl davrandığın değil ne yaptığındır. | Open Subtitles | (أترى يا (تشانج بأن الأمر لا يتعلق بشكلك بل بما تفعله |