Sadece annesi tarafından büyütülmüş ve bir grup sadık arkadaşla çevrelenmiş. | Open Subtitles | حيث قامت أمّه لوحدها بتربيته وكان محاطاً بمجموعة من الأصدقاء الأوفياء |
Bu sabah bir banliyö treni bir grup demiryolu işçisine çarptı. | Open Subtitles | في صبيحة هذا اليوم اصطدم قطار بمجموعة من عمال السكك الحديدية |
Dr Julia Kelly, Başkan Vekili, Nükleer Kaçakçılık Grubu. | Open Subtitles | الدكتورة جوليا كيلى،مديرة بالوكالة بمجموعة التهريب النووية |
Bir sürü ölü insanın olduğu zombi filmi için güzel bir akşam | Open Subtitles | أنها ليلة لطيفة لفيلم عن الزومبي و نحن محاطون بمجموعة من الموتى؟ |
Her şey küçük bir grupla başladı bütün sorumlulukları üstlendiler. | TED | لقد بدأت بمجموعة صغيرة قررت بأنها ستلتزم |
Yere inince, anne kayoti yavrularını toplar ve daha büyük bir gruba katılmak üzere yola çıkar. | Open Subtitles | حالما يصلون الأرض، تجمع الأم صغارها وتأخذهم بعيداً ليلتحقوا بمجموعة واحدة كبيرة. |
Bu küçük bir grup Google'cinin bir şeyler yapmak için insiyatif almasıyla başlar. | TED | يبدأ الأمر بمجموعة صغيرة من موظفي جووجل "الجووجليين" يأخذون المبادرة لعمل شئ ما. |
Yakın bir zamanda Etiyopyalı bir grup eylemciyle tanıştım ve onlar bana birçok kez duyduğum şeyleri söylediler. | TED | التقيت مؤخرًا بمجموعة من النشطاء الأثيوبيين، وأخبروني عن شيء لطالما سمعتُ عنه. |
Farklı bir grup insanın benzerliğimiz, bir olmamız hakkında konuşmasıdır. | TED | إنّها تتعلق بمجموعة من الأشخاص المختلفين والتحدث عن كونها تمثل تشابهنا، وتجمعنا. |
Sanırım geçici ziyaretçilere pek birşey vaat etmiyor, tabi tepeye birikmiş bir grup kulübe çekici gelmiyorsa. | Open Subtitles | أعتقد أنها لا تقدم الكثير للزائر العرضى إلا إذا كنت تسعدين بمجموعة من الأكواخ على جانب المنحدر |
Barış şu anda bir grup insan tarafından tehdit ediliyor. | Open Subtitles | السلام الذي في هذه اللحظة مهدّد بمجموعة من الناس الذين يهدّدون أمّتنا. |
Ayrıca gelecek hafta Alfa Kızları Grubu olacak ve ağacın altında Tai Chi yapacağız. | Open Subtitles | والأسبوع القادم أيضاً سنقوم بمجموعة ألفا للفتيات وسيكون لدينا تاي شي تحت الشجرة |
Her nedense bana, birkaç yıl önceki radikal bir Grubu hatırlatıyor. | Open Subtitles | بطريقة ما، إنها تذكرني بمجموعة متطرفة قبل عدة سنين |
Bu hırsızlar Grubu bu sabah erken saatlerde West Medical Supply'a girip bir düzine oksijen tankını kapıp kaçtılar. | Open Subtitles | قامت هذه العصابة بالسطو صباحـًا على المخزن الغربي للأدوية وفروا بمجموعة من خزانات الأوكسجين |
Bu ülkenin çözümü eğitimli bir çocuk nüfusu olacak, yine de en düşük seviyede bile okuma yazma bilmeyen bir sürü çocuğumuz var. | TED | والمفتاح لهذه الدولة سيكون بمجموعة من الأطفال المتعلمين، ولكن ما زال لدينا الكثير من الأطفال لا يستطيعون القراءة أو الكتابة في أبسط مستوياتهما. |
Kruvaze ceketli bur sürü avukatın ortasında | Open Subtitles | محاط بمجموعة من المحامين يرتدون بدلات أنيقة |
Bu yapılar ayrıca amonyaktaki bir veya daha fazla sayıdaki hidrojenin daha kompleks bir grupla yer değiştirmesi ile oluşan organik bileşiklerdir. | TED | و هي أيضاً مركبات عضوية يتم فيها استبدال واحد أو أكثر من الهيدروجينات في الأمونيا .بمجموعة أكثر تعقيداً |
Yere inince, anne kayoti yavrularını toplar ve daha büyük bir gruba katılmak üzere onları götürür. | Open Subtitles | حالما يصلون الأرض، تجمع الأم صغارها وتأخذهم بعيداً ليلتحقوا بمجموعة واحدة كبيرة. |
Evet, ama duydum ki harika bir elbise koleksiyonu varmış. | Open Subtitles | لكن، إلا أني قد سمعت أنه حظي بمجموعة ملابس مذهلة |
Bir avuç uydurma hikâyeyi ihtiyarların kulübede tütün tüttürürken anlatacağı biri. | Open Subtitles | بمجموعة حكايا وقصص رجل عجوز يجتمعون حوله بينما هو يبصق عصير تبغ |
Mevcut pilotları asi grubun içine sokmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نحلل عدد الطيارين المُتوفرين بمجموعة المقاومة |
Destek grubuna kaydedip iyi bir bakım sağlayacağım. | Open Subtitles | أدخليها بمجموعة كيفية تربية الأطفال حضانة نهارية ملائمة |
Taşaklarını bateri takımıma sürmeni kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | لقد شاهدتك بعيني هاتين حينما فركت خصيتيك بمجموعة طبلاتي. |