"بمحطة" - Translation from Arabic to Turkish

• istasyonunda
• istasyonu
• istasyonuna
• istasyonundan
• santralinde
• istasyonundaki
• istasyonunu
• Down Neck
• istasyonun
• istasyonunun

En yakın kara Antarktika’ydı ve bana en yakın insanlar da muhtemelen üzerimdeki Avrupa Uzay İstasyonunda çalışanlardı.
وكانت أنتاركتيكا أقرب أرض وأقرب تكتل بشري سيكون أولئك الذين يتحكمون بمحطة الفضاء الأوربية من فوقي.

Tüm birimlerin dikkatine. Devriye polisi Balbo istasyonunda bir polisin vurulduğunu bildiriyor.
إنتبهوا جميع الدوريات أصيب شرطي قطار بمحطة بالبو

Yarın 11:00'de Victoria İstasyonu'ndaki çiçekçinin orada buluşalım.
قابلينى فى سوق الأزهار بمحطة فيكتوريا غدا الساعه الواحده ظهرا

CIA istasyonuna ulaşarak, Eve gidebiliriz.
يمكننا الإتصال بمحطة المخابرات المركزيّة ونأخذ رحلة للعودة إلى الوطن

Evvet! Uzak Batı'nın en süslü, en gürültülü, en kıpırtılı radyo istasyonundan!
القفاز الأكثر ضوضاء، بمحطة الإذاعة الأكثر بهرجة في أقصى الغرب

Pazartesi günü elektrik santralinde bir patlama oldu.
كان هناك أنفجار بمحطة الكهرباء ليلة الاثنين

İzleyiciyi bulmuş ve benzin istasyonundaki... enerji bakanlığına ait bir kamyona yerleştirmiş.
لقد عثرت على جهاز التتبع ووضعته في شاحنة بمحطة الوقود

Bu garip çünkü burada bir gazete makalesi var tren istasyonunda oğlunuzu karşıladığınız bir fotoğrafla beraber.
هذا غريب لأن لدي هنا مقال صحفي، وبه صورة لك بمحطة القطار ترحبين بها بابنك

Benimle görülmekten kaçındığı için Eva ile tren istasyonunda buluşmak için anlaşmıştık.
رتبنا الأمر لكي نلتقي بمحطة القطار لأن إيفا أرادت أن تتجنب أن يرونا الناس معاً

Benzin istasyonunda sigara içmeyin derler.
دائماً ما ينهونك عن التدخين بمحطة البنزين.

Şimdi de bir deliye, kalabalık bir metro istasyonunda, fırlattığın bir çantayı nereye sakladığını soruyorsun.
الآن تسأل مختلًا عن مكان إخفاءه حقيبة ألقيتَها وسط حشد بمحطة مترو أنفاق؟

Bu arada, tren istasyonunda gerçekten çok enteresan bir şey oldu.
وبالمناسبة، شيء غريب جداً حدث للتو بمحطة القطار

Akşam altıda Chloe'yi de yanınıza alıp tren istasyonunda buluşmak istiyor.
يقول أن تقابليه بمحطة القطار الليلة على الساعة 6، و أحضري كلووي

Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki ortağımız Rusları desteklemek için Başkan'dan talimat aldık.
تلقينا أمر رئاسي بمساعدة الروس زملائنا بمحطة الفضاء الدولية

Tren istasyonu ile görüşüp gelecek olan bir tren var mı öğrenin.
إتصل بمحطة القطار واستعلم إذا كان هناك قطارات قادمة

Yeni belediye başkanı ise daha 6 ay önce benzin istasyonu görevlisiydi.
والعُمدة الجديد كان عاملًا بمحطة بنزين قبل ستة أشهر.

Ama sanırım benim uyku vaktim geldi beni tren istasyonuna bırakabilirseniz süper olur.
لكني اعتقد أنّه وقت النوم بالنسبة لي لذا لو بوسعك إنزالي بمحطة القطار هذا سيكون ..

Bu demektir ki otobana çıkmadan önce bir benzin istasyonuna uğramak zorunda.
هذا يعني أن عليه المرور بمحطة الوقود قبل أن يتوجه إلى الطريق السريع

Bir gün karın sana yemek yapıyor ertesi gün benzin istasyonundan sosisli erittiriyorsun.
واليوم التالي، تفكّك المقانق في حوض بمحطة وقود.

ve sonra ailemle konuştum veeee... nükleer güç santralinde onu daha güvenli hale getirmek için çalışacaktım.
وبعد ذلك أخبرت والدي بأنني سأعمل بمحطة للطاقة النووية لكي أجعلها أكثر أماناً

Şehirler arası aramayı tren istasyonundaki ankesörlü telefondan yapabilirsiniz.
تستطيعين القيام بذلك من خلال الهاتف العمومي الموجود بمحطة القطار أو من خلال المشغّل

Onun benzin aldığı American Fork'taki benzin istasyonunu sen işletiyordun.
كنت تعمل بمحطة الوقود التي ملأ بها سيارته

Gece yarısı Down Neck'te bir poşet bulmayı bekliyorum.
بمحطة القطار عند منتصف الليل

Peter, Han Solo ,the Millennium Falcon'u, Cloud City'e aldığında gördü ki Lando Calrissian istasyonun kontrolünü Darth Vader'a verdi.
بيتر عندما اخذ هان سولو صقر الالفية لمدينة كلاود وجد لاندو كاليرزيان وتحكم بمحطة دارث فيدر

Bu, röle istasyonunun güvenlik kamerası görüntülerinden.
هذا الفيديو التقطته الكاميرا الأمنية الخاصة بمحطة الإتصالات.