| Şu anda intikam alman için sana yardım edebilecek durumda değilim. | Open Subtitles | أنا الآن في وضع لا يسمح لي بمساعدتك في إنتقامك |
| Babam bu ödev için sana yardım etti sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن والدي قام بمساعدتك في كتابة هذا الواجب المنزلي |
| Tamam pekâlâ, suaren için sana yardım etsem? | Open Subtitles | حسن، حسن، مــا رأيك إن قمت بمساعدتك في أمسيتك؟ |
| Görevinizi uygularken size yardım edeceğime... | Open Subtitles | ... وقسمت بمساعدتك في تنفيذ واجبك |
| Kitabını yazman için sana yardım etmemi istiyor. | Open Subtitles | يرغب مني بمساعدتك في كتابتها, ككتاب |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 