Oda arkadaşlarımın da bana özel muamele yapıldığını düşünmesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا أحتاج إلى رفقاء سكن يعتقدون أنني أحظى بمعاملة خاصة |
New York'lu diye özel muamele göstermem. | Open Subtitles | كونك من نيويورك لن يجعلك تحظى بمعاملة خاصة |
Bakın, özel muamele istemekten nefret ederim. | Open Subtitles | أنا اكره المطالبة بمعاملة خاصة |
Gittiğimiz her yerde özel muamele göreceğiz. | Open Subtitles | ثم سنحظى بمعاملة خاصة أينما كنا |
Conrad çocukluğumuz boyunca onu sırtından bıçakladığımı ve özel muamele gördüğümü düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد "كونريد" أني كنت أعامله بحقارة طوال فترة طفولتنا وأني كنت أحضى بمعاملة خاصة |
özel muamele istemiyorum. | Open Subtitles | لم أطالب بمعاملة خاصة |
Sally özel muamele gördüğü müddetçe gelişemez Monte. | Open Subtitles | لا يمكن تمييز (سالي) بمعاملة خاصة يا (مونتي) |
özel muamele görmek. | Open Subtitles | وأن تحظى بمعاملة خاصة |