Bunun yanında, onu orda tek başına bırakamazdım. | Open Subtitles | . بجانب أننى لا يمكننى تركة تائهاً بمفردة |
Çaylak tek başına harekete geçmeyecek, değil mi patron? | Open Subtitles | الإختباري لن يفعل هذا بمفردة أليس كذلك يا رئيسي؟ |
Galiba çocuğu tek başına büyütme düşüncesi anneyi korkuttuğu için bebeği ormana bıraktı. Bu Şerif. | Open Subtitles | هى فكرت فى ان تتركه بمفردة , هى يجب ان يكون لديها . بعض الأضطرابات لتجلبه الى هنا |
...Alman ordusunu tek başına yenerek bir savaş kahramanı olmuş. | Open Subtitles | فلقد اصبح بطلاً حربياً هزم الجيش الألمانى بمفردة |
Kazanamayacağından değil ama tek başına savaşmaz. | Open Subtitles | لن يحارب بمفردة لا يعني ذلك أنه لا يُمكنه ربح الحرب |
Buradan tek başına bırakmamız çok tehlikeli olur. | Open Subtitles | أنه خطر جدا علية أن يبقى بالخارج بمفردة |
Yeşil gözlü adamla tek başına yüzleşmesi gerekiyormuş. | Open Subtitles | يجب أن يواجة صاحب " العيون الخضراء " بمفردة |
Ama gerdek gecesi geldiğinde tek başına halletmesi gerekecek. | Open Subtitles | لكن فى ليلة الزفاف , سيكون بمفردة |
Guerrero, tek başına yapamaz. | Open Subtitles | لا يستطيع غيريرو ان يفعل هذا بمفردة |
Mağazanın önünde tek başına pitbull bırakmışlar. | Open Subtitles | ترك جرو صغير بمفردة خارج السوق |
Tim'i tek başına başa çıkması için yalnız bırakamam. | Open Subtitles | لا استطيع ان اترك تيم يتحمل بمفردة |
- Kimse tek başına yaşamamalı. | Open Subtitles | -لا يجب أن يعيش أحد بمفردة |
tek başına bile oynayabilir. | Open Subtitles | - يمكنه أن يلعبها فقط بمفردة . |
Biri tek başına yeterli olmaz | Open Subtitles | # واحد بمفردة لا يكفى # |
tek başına mı? | Open Subtitles | بمفردة ؟ |