| Daha mantıklı bir açıklama düşünelim, Olur mu? | Open Subtitles | دعنا نُفكّرُ بمنطق تفسيريّ أكثر، أليس كذلك؟ |
| Bunlar olduğundan beri, mantıklı bir yan arıyorum. | Open Subtitles | منذ أن حدث هذا وأنا أحاول فهم ما جرى بمنطق عقلانى |
| Sonunda mantıklı düşünebildiğine sevindim. | Open Subtitles | أنا مسرور لأنك في النهاية بدأت تتحدث بمنطق |
| Kulağında İsa, elinde sıcak şekillendirici varken, onunla mantık çerçevesinde konuşmam mümkün değil. | Open Subtitles | لا يمكنني التحدث إليها بمنطق وهي تحمل معقصة ساخنة في يدها وتتقيّد بالدين |
| Kendine özgü sisli bir mantıkla kendi kendine yürüyor işler. | Open Subtitles | أنها تدير نفسها بمنطق ضبابي خاص بها |
| Slasher mantığına takıntı yapıp, dedektiflik oynarken çok fazla şey kaçırdım. | Open Subtitles | لقدفوّتُالكثير.. بإنشغالي بمنطق جرائم القتل ولعب دور المُحقّق. |
| Nazik olmaya çalıştım. mantıklı olmaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أعاملك بلطف حاولت أن أكلمك بمنطق |
| Kafa patlatıyorum. Hepsi deli olabilir ama mantıklı adamlar. | Open Subtitles | لازلت أفكر ان هؤلاء الناس متهورون ولكنهم يفكرون بمنطق ايضا |
| ...hatta inanmak için bile hazırım, yeter ki biraz mantıklı konuş. | Open Subtitles | و حتي تصديقك و لكن يجب ان تتكلمين بمنطق |
| Tamam, Jess, seni dinlemeye hazırım hatta sana inanmaya da, fakat anlattıkların mantıklı şeyler olsun. | Open Subtitles | حسنا - جيسي انا علي إستعداد للإستماع اليكي و حتي تصديقك و لكن يجب ان تتكلمين بمنطق |
| Onlar sadece mantıklı düşünüyor. | Open Subtitles | هم يفكرون بمنطق بحت |
| mantıklı konuşuyor, ve bunu şansa bırakamam. | Open Subtitles | إنه يتحدث بمنطق ولن أجازف |
| Çocuk çok mantıklı. | Open Subtitles | هذا الطفل يتكلم بمنطق |
| Bak şimdi mantıklı konuşmaya başladın. | Open Subtitles | الاَن تتحدث بمنطق |
| Lena hiç mantıklı davranmıyorsun. | Open Subtitles | لينا , أنت لا تتحدثين بمنطق |
| mantıklı konuşuyorum zaten. | Open Subtitles | انا اتكلم بمنطق . |
| Anlattıklarım gayet mantıklı. | Open Subtitles | انا اتكلم بمنطق . |
| Bazen en karanlık eylemlerinde bile reddedilmesi hayli zor mantık barındırıyor. | Open Subtitles | أحيانًا أحلك أفعالها تزخر بمنطق يصعب إنكاره. |
| Eğer mantık ve akıl duygusu ve bir beyni var. | Open Subtitles | -بل نوقن . {\pos(190,220)}إن كنّا نتحلّى بمنطق وتفكير عقلاني ودماغ. |
| Çünkü, Gödel, bazı şeylerin mantıkla ya da rasyonaliteyle kanıtlamazlığını kanıtlayan adamın ta kendisiydi. | Open Subtitles | لأن "غودل" هو الرجل الذي أثبت أن بعض الأشياء لا يمكن إثباتها بمنطق وعقلانية. |
| Geometrik mantıkla. | Open Subtitles | - بمنطق هندسي - لا.. |
| Söylemek istediğim, Annie'nin mantığına göre... | Open Subtitles | (ما أقوله هو أنه بمنطق (آني |