"بمنع" - Translation from Arabic to Turkish

    • engel
        
    • yasakladı
        
    • yasaklama
        
    • engellemek
        
    Geçen gün, benim halkımdan, _BAR_tepesi atmış gençlerin... birbirlerini öldürmelerine engel oldun. Open Subtitles ذلك اليوم قمتَ بمنع شابين أحمقين من جماعتي من قتل بعضهما البعض
    İkinci safhada, yaşlıların polisi aramasına engel oluyorduk, tamam mı? Open Subtitles المرحلة الثانية تقضي بمنع العجائز من ابلاغ الشرطة
    Burada diyor ki, 1991'de Massachusetts eyaleti Dr. Bishop'a, çekirdek ailesi hariç, herhangi bir ziyareti yasakladı. Open Subtitles مكتوب هنا أنه في عام 1991 الولاية الكبرى لماساتشوستس قامت بمنع الدكتور بيشوب من استقبال الزيارات، إلا من عائلته المقربة
    1856'da, şehir meclisi misyoner pozisyonu haricinde tüm seks pozisyonlarını yasakladı. Open Subtitles في عام 1856 مجلس المدينة قام بمنع جميع وضعيات الجماع ما عدا وضعية الموقف التبشيري توضيح : موقف تبشيري, وضعية جنسية تكون فيها المرأة ملقية على ظهرها والرجل فوقها في مواجهة بعضهما البعض
    Ona karşı yasaklama emri çıkardı ama bu da onu kendisinden uzak tutmaya yetmedi. Open Subtitles لقد أصدر أمراً بمنع الإقتراب ضدّها، وذلك لمْ يُبعدها عنه.
    Kurbanımız size karşı yasaklama emri çıkarmış. Open Subtitles كان لدى ضحيّتنا أمر بمنع الإقتراب ضدّكِ.
    Bu mahkemenin karara varmasını engellemek üzere, yasaları çarpıtmak için her şeyi yaptı. Open Subtitles و قد فعل كل شيء ليتحاشى القانون هذا سيتسبب بمنع إنهاء هذه المحاكمة
    İngiltere'nin bunları bizden almasına engel olabileceğini mi söylüyorsun? Open Subtitles أتقترح أنه يمكنك مساعدتنا بمنع انكلترا من سلب تلك الأمور؟
    Ve bu kılık değiştirme sayesinde birçok uzaylı saldırısına engel oldum. Open Subtitles وهذا التمويه سمح لي بمنع هجومات فضائية كثيرة
    Kolluk kuvvetlerinde çalışıyor olmak şiddet içeren davranışlara engel mi olur ki? Open Subtitles كمهنة تطبيق القانون بمنع سلوك عنيف؟
    Uyanmasına kendisi engel oluyor. Open Subtitles لقد قام بمنع نفسه من الاستيقاظ.
    Bizim galaksimizdeki Eskiler'in, Ori'ın gücünü kullanarak bize saldırmalarına engel olacaklarını düşünüyor musun? Open Subtitles أتعتقد أن القدماء هنا في مجرتنا سيستمرون بمنع الـ((أوراي)).. من استخدام قواهم للهجوم علينا بشكل مباشر؟
    Başmüfettiş Campbell üç kişiden fazlasının grup halinde toplanmasını yasakladı. Open Subtitles كبير المفتشين "كيمبل" أصدر أمراً بمنع التجمّع على هيئة مجموعات تحوي أكثر من ثلاثة أفراد
    Dillinger Grup-7 deki herkesin sisteme girmesini birden yasakladı. Open Subtitles وفجأة قام (ديلينجر) بمنع تصاريح مجموعة المستخدمين رقم 7 في النظام
    Dillinger Grup-7 deki herkesin sisteme girmesini birden yasakladı. Open Subtitles . وفجأة قام (ديلينجر) بمنع تصاريح مجموعة المستخدمين رقم 7 في النظام
    Ordu astronomi derslerini yasakladı. Open Subtitles قام الجيش بمنع دروس علم الفلك
    yasaklama emri çıkartabilmesi için ona yardım ediyorduk. Open Subtitles كنّا نُساعدها في إصدار أمر ضدّه بمنع الإقتراب.
    Eski sevgilime karşı bir yasaklama emri çıkarttırdım. Open Subtitles لقد قدّمت أمر قيدٍ ضدّ زوجي السابق. {\cH218D09}،أمر من المحكمة يقتضي بمنع شخص من القيام* *بأفعال معيّنة ضدّ شخصٍ آخر.
    yasaklama kararı falan mı aldırayım? Open Subtitles هل يتحتم عليّ جلب أمر بمنع الاقتراب؟
    Buralarda hep böyle midir? yasaklama emri çıkarmak için ofisime dönüyorum! Open Subtitles سأعود لمكتبي آمراً بمنع العرض
    Bir mahkeme kararı çıkaracağım, karar kalkana dek Bayan Bailey'nin dört çocuk ile herhangi bir temasta bulunmasını engellemek üzere. Open Subtitles سأقوم باصدار امر من المحكمه بمنع السيده بايلي من أي اتصال مع الاولاد الاربعه حتى اشعار آخر
    Bir mahkeme kararı çıkaracağım, karar kalkana dek Bayan Bailey'nin dört çocuk ile herhangi bir temasta bulunmasını engellemek üzere. Open Subtitles سأقوم بإصدار أمرا من المحكمه يقتضي بمنع السيدة "بايلي" من أي تواصل مع الأولاد الأربعة
    Bugün itfaiye müdürü' nün ofisinden bildiriyoruz, bum belediye ekiplerinin dikkatine ragdoll kedisinin satışını engellemek için, ki aşırı yanıcıdır. Open Subtitles "تقرير من رئيس مكتب المطافي اليوم" طلب لكل السلطات المحلية" "بمنع بيع الدمى المستوردة "و التي أكتشف أنها شديدةُ الإشتعال"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more