"بنفسجي" - Translation from Arabic to Turkish

    • mor
        
    • Leylak
        
    • Violet
        
    • eflatun
        
    Bunun içinde mor bir şey var. mor renk bir meyvedir. Open Subtitles يوجد هلام بنفسجي بداخلها أتوقع أنها فاكهة
    Finli bir orkestra şefimiz vardı. Kadın mor bikiniyle dolaşırdı. Open Subtitles هنا كان هذا القائد الرائع في مايوه بنفسجي
    Belki. mor ötesi mürekkep bu. Şeffaf plâstik üstüne basılmış. Open Subtitles من الختم ربما، يمكن أن يكون حبر فوق بنفسجي مطبوع على الصفح
    Her şey mor: mor kek, mor elbise, mor ayakkabı. Open Subtitles كل شيء بنفسجي كعكة بنفسجية, فستان بنفسجي حذاء بنفسجي
    Sana birkaç renk göstereyim... Leylak, turkuaz, somon. Open Subtitles سَأَرمي بعض الألوان بنفسجي وبط بري وسلمون.
    Adı da Blue Roses, Blue Violet gibi bir şeydi. Open Subtitles لونه كلون الورد الأزرق أو أزرق بنفسجي, شيء كهذا.
    İnanılmaz bir kızdı, saçları mor ateştendi, derisi lav gibi yanıyordu. Open Subtitles فتاة مدهشة بشعر بنفسجي ملتهب وجلدها كصخر الحمم البركانية الذائب
    Sudaki boya mor ötesi ışığa tepki veriyor. Open Subtitles الصبغة في الماء تتفاعل مع الضوء الفوق بنفسجي
    Bence mor. lavanta yada Leylak olabilir.Emin değilim. Open Subtitles اعتقد ارجواني . قد يكون لافندري أَو بنفسجي لست متأكدا
    Bu da mor ötesi ışık altında parlamalarını sağlar. Open Subtitles مما يسمح لها بالتوهج تحت الضوء الفوق بنفسجي
    Hazımsızlıktan dolayı benim yerime mor kafa lezbiyen etrafta dolaşıyor. Open Subtitles هناك الآن سحاقية شعرها بنفسجي مصابة بسوء هضم يفترض أن أصاب به أنا
    Ayakkabılarına bakın. mor renkli bir ayakkabı giymişti. Open Subtitles الحذاء, الحذاء, إبحثن عن حذائها إنها ترتدي حذاء بنفسجي اللون
    Biri sarı renkteydi. diğeri bir çeşit koyu mor. Open Subtitles إحداها كانت صفراء و الاُخرى لونها بنفسجي داكن
    Bukalemunun derisi yeşil, mavi, mor, beyaz hayvanlardan saklanması içindir. Open Subtitles جلد الحرباء أخضر ، أزرق بنفسجي و أبيض هو للاختباء من الحيوانات
    Kırmızı, sarı, yeşil, mor ve damarlarla doluydu. Open Subtitles لقد كانا أحمر و أصفر و أخضر و بنفسجي و منتفختين بالأوردة.
    Çünkü Dyson, ben yeşil desem, sen mor diyeceksin, ve benim oğlağımı alacaksın. Open Subtitles دايسون لأني لو قلت أخضر ستقول بنفسجي فقط لتضايقني
    Dört adet plastik torba içerisinde mavi veya mor renkte toz var. Open Subtitles بها أربعة أكياس بلاستيكية تحتوي على مسحوق أزرق أو ربما بنفسجي اللون!
    Kocaman, mor bir çekiçle ezebildiğin kadar domuzcuk ezmeye çalışıyorsun. Open Subtitles عليكِ بأن تحطمي أكثر عددٍ ممكن من الخنازير الصغيرة بمطرقة كبيرة لونها بنفسجي.
    Süt kuzusu karaciğeri, akciğeri ve kalbiyle servis edilen mor enginarlar. Open Subtitles خرشوف بنفسجي يقدم مع كبد الحمل الربيعي ورئتيه وقلبه
    İyi ki, ikinci seçenek yerine sana Violet ismini vermişiz. Open Subtitles كم انا سعيده اننا سميناك فيوليت - - فيوليت = بنفسجي
    Koyu eflatun. eflatun. Open Subtitles بنفسجي قاتم, بنفجسي داكن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more