"بنفس السرعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • aynı hızda
        
    • kadar hızlı
        
    • aynı hızla
        
    • aynı tempoda
        
    Bunları aynı hızda döndürürseniz, robot havada duruyor. TED اذا أدرت تلك الدوارات بنفس السرعة ، يحوم الروبوت.
    Daha bunlardan çok var. Kişi telefon çaldığında açmak için aynı hızda mı gidiyor? TED وهناك كثيرون آخرون. هل يذهب الفرد ليرد على الهاتف بنفس السرعة التي كان عليها سابقا.
    Kabaca, eğer ışık iki yol boyunca aynı hızda yol alıyorsa, örüntünün ortasında parlak bir nokta göreceksiniz. Open Subtitles أساسا، إذا كان الضوء قد سافر بنفس السرعة على طول المسارين، عندئذ تشاهد نقطة مضيئة في منتصف النمط.
    Sanırım bu enerjiyi bu kadar hızlı tüketmek hakkımız değil. Enerjimizi yenilenebilir yollardan üretmenin bir yolunu bulmak müthiş olurdu, TED ونحن لا نملك الحق على استهلاكها بهذه السرعة، على ما أظن ومن العظيم لو تمكنا من صناعتها بنفس السرعة
    Alabama'daki kadar hızlı asarız. Open Subtitles بنفس السرعة التي ينشنقونهم فيها في آلاباما
    Kız: İkisinin de ağırlığı farklı olduğu için, burada bir gülle, bir de sünger top vardı. Ve ikisini de aynı anda atarsan, belki aynı hızla düşecekler. TED الفتاة : لقد كان هناك طلقة وكرة اسفنجية لانهما مختلفين تماما بالاوزان واذا رميتهم بنفس الوقت ربما سيقعان بنفس السرعة
    Işık, hava veya boşlukta yol alırken içindeki tüm renkler aynı hızla hareket eder. Open Subtitles عندما ينتقل الضوء خلال الهواء أو الفضاء تتحرك كل ألوانه بنفس السرعة
    Çok iyi, aynı tempoda devam edersek, bahçede hiçbir şey bırakmayız. Open Subtitles جيد جداً, لو واصلنا العمل بنفس السرعة لن يتبقى شيء
    Aparatlarını tekrar tekrar ne kadar ayarladılarsa da, ışığı, daima aynı hızda seyahat eder buldular. Open Subtitles بغض النظر عن الكيفية التي اداروا بها جهازهم، وجدوا ان الضوء يسافر دائماً بنفس السرعة.
    Bütün yıldızların aynı hızda, yani saniyede 250 km hızda, hareket ettiklerini gördük. Open Subtitles لقد اكتشفنا أن كل النجوم كانوا يتحركون بنفس السرعة ونفس الرقم 250 كيلو متر بالثانية
    Hareket eden nesnelerden gelen ışık nesne ister hareketsiz ister hareket halinde olsun aynı hızda hareket eder. Open Subtitles خلال الكون الضوء من الأجسام المتحركة يبقى بنفس السرعة بغض النظر إن كان الجسم
    Ben beş konumu da senkronize edip aynı hızda ısınmalarını sağlarım. Open Subtitles سأقوم بمزامنة الخمس مواقع جميعها لكي يسخنوا بنفس السرعة
    Mesele şu ki, eğer bu sonsuz Dünyalardan ikisi aynı hızda titreşimleri yakalamanın bir yolunu bulsa... Open Subtitles المغزى هو لو اثنان من كوكبي الأرض تمكنا من إيجاد وسيلة للاهتزاز بنفس السرعة بالضبط فلعل هناك فرصة لتجمعهما
    - Aklının ve vücudunun aynı hızda çalışmasını sağlayacağını düşündüğüm sinirsel bir bileşik sentezledim. Open Subtitles لقد مزجت مُركباً عصبي أظنه سيعيد عقله وجسمه للعمل في توافق بنفس السرعة
    Örneğin, büyüklüğü önemli olmayan iki cismin aynı hızda düşeceğini biliyor musunuz? Open Subtitles فعلى سبيل المثال ... هل تعرفون أن أي جسمين مهما كان حجمهما .. سيسقطان بنفس السرعة تماماً؟
    Bizleri, Tanrı'nın gözünde ne kadar değerimiz olduğunu düşünmeye iterek geldiği kadar hızlı bir şekilde ortadan kaybolur. Open Subtitles , و بنفس السرعة التي جاء بها , فانه يختفي يتركنا عالقين في أنفسنا في مواجهة السماء
    Umarım araba kullandığın kadar hızlı giyiniyorsundur çünkü beni bir yere bırakmanı istiyorum. Open Subtitles آمل أن تلبسي بنفس السرعة التي تسوقين بها، لأنّي سأحتاج منك أن تقلّيني إلى مكان ما.
    Topluluk kadar hızlı değil fakat kullanıcıları sadık. Open Subtitles حسناً , انهم لا ينمون بنفس السرعة لكن اولئك المستخدمين وفيّين
    Işık, hava veya boşlukta yol alırken içindeki tüm renkler aynı hızla hareket eder. Open Subtitles عندما يسافر الضوء في الهواء أو الفضاء جميع الوانه تتحرك بنفس السرعة
    Herkes için yaşam saati aynı hızla ilerler. Open Subtitles ساعة الحياة تدق بنفس السرعة لكل شخص
    Herkes aynı hızla mı indiriyor yoksa... Open Subtitles الجميع يحملونه بنفس السرعة
    Sanırım bu, az öncekiyle aynı tempoda. Open Subtitles اعتقد انها بنفس السرعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more