"بها الجميع" - Translation from Arabic to Turkish

    • herkesin
        
    Çünkü sonuçlar o kadar etkileyici idi ki, eğer doğruluğu kesinleşirse, herkesin moleküler biyoloji konusunda düşünme tarzını kökten değiştirebilirdi. TED لأن نتائجه كانت مذهلة للغاية أنه إن اشتغل سيغير الطريقة الملعونة التي يشتغل بها الجميع في البيولوجيا الجزيئية.
    Yardımcı robotlar biten portreleri alıp herkesin hayran kalması için halka açık alanlara asar. TED يلتقط الآليون المساعدون اللوحات المنتهية ويقومون بتعليقها في أماكن عامة من أجل أن يعجب بها الجميع.
    Bu şehirde herkesin sayın üye demesi hoşuma gidiyor. Open Subtitles أتعلم ما الذي أحبه بهذه المدينة؟ الطريقة التي يدعوك بها الجميع كعضو
    Bu, herkesin hayalin kurduğu bir fırsat ve Mars'tan değil Massachusettes'den söz ediyoruz. Open Subtitles أعني، أن هذه هي فرصة يحلم بها الجميع نتحدث عن ماسيتشوستس هنا وليس عن المريخ
    Bu, herkesin yerine getirdiği bir dini pratik değil. Open Subtitles بالتأكيد إنها ليست ممارسة دينية يقوم بها الجميع
    Seks herkesin küçük bir ödül kazandığı oyundur... ve hiç kimse eve kaybeden olarak dönmez. Open Subtitles فالجنس عبارة عن لعبة يحصل بها الجميع على جائزة بسيطة ولا يخسر بها أحد
    Kamp ormanlıkta. herkesin karşılaşmayacağı bir sürü enfeksiyon riski var. Open Subtitles المعسكر بالأدغال، ثمّة احتمالات عديدة إلى عدوى لا يصاب بها الجميع
    herkesin kendi olduğu tek gecenin Bu olduğuna inanıyorum Open Subtitles أؤمن بأن الحفلات التنكريه هى الليله التى يصبح بها الجميع فى الهيئه التى يرغبون بها لأنفسهم
    Bu, herkesin hayatını kurtardığın ilk sefer değil Hardeen. Open Subtitles هذه ليست المرة الاولي التى تنقذ بها الجميع هاردين
    Ama önce bana şu Orb'un ne olduğunu ve neden herkesin bu kadar önemsediği söyle. Open Subtitles لكن أولا سوف تخبرني عن ماهية هذة الكرة، ولماذا يهتم بها الجميع كثيرًا
    En sevdiği şey, herkesin eğlenebileceği programlar yapmaktı. Open Subtitles أمرها المُفضل الذي تُحبّ القيام به هُو تخطيط الأحداث ليستمتع بها الجميع.
    Bir kez bile olsun, herkesin lafını ettiği o meşhur Boston kışını yaşayamayacağım. Open Subtitles أنا لم أجرب ليلة من شتاء بوسطن التى يتغنى بها الجميع
    Ayrıca, herkesin bir anda ona yükleniyor olmasını çok çirkin buluyorum. Open Subtitles كماأنيأشعربوجودشيئ... قبيح حيال الطريقة التي يرهبها بها الجميع
    Ayrıca, herkesin bir anda ona yükleniyor olmasını çok çirkin buluyorum. Open Subtitles كما أني أشعر بوجود شيئ... قبيح حيال الطريقة التي يرهبها بها الجميع
    Springfield, Amerika. Bu şehirde herkesin bir hikayesi var. Open Subtitles سبرنغفيلد ، مدينة بها الجميع يملك قصة
    herkesin bunu yutacağını sanmam. Open Subtitles . أعتقد أنّه لاينخدع بها الجميع
    Sağdan soldan rüşvet alırken herkesin ona azizmiş gibi davranmasından nefret ediyordum. Open Subtitles أليس كذلك، (ميلسا) ؟ انا فقط كرهت الطريقة التى عامله بها الجميع كقديس
    herkesin takındığı tavır. Open Subtitles الطريقة التي يتصرف بها الجميع
    herkesin kazanacağı bir yer değil. Open Subtitles ليس بطريقة يربح بها الجميع
    (Gülüşmeler) Para, aslında, insanlarca icat edilip anlatılmış en başarılı hikayedir. Çünkü herkesin inandığı tek hikayedir. TED (ضحك) المال، في الحقيقة هو من أكثر القصص رواجاً والتي تم ابتكارها وتداولها من قبل البشر، لأنها القصة الوحيدة التي يؤمن بها الجميع.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more