"بهذا المسدس" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu silahla
• O silahla
• O silahı
• bu tabancayla

Bunun için çok küçüksün. Bu silahla ne işin var?
انت بحجم كوز الذرة ، ماذا تفعلين بهذا المسدس ؟

Bu silahla başarabileceğin hiç bir şey bunu değiştirmeyecektir.
وما يمكنكَ إنجازه بهذا المسدس لن يغير شيء

Bir dur bakalım eğer kurbanımız dün gündüz vakti Bu silahla vurulduysa ve silah satılık değilse, o halde silahın orada olmasının sebebi, katilin getirmiş olmasıdır.
انتظر للحظة اذا ضحيتك قد اطلق عليها الرصاص بهذا المسدس ولم يكن المسدس للبيع في محل ريندالي

O silahla bir çılgınlık yapmayacaksın ya?
انت لن تفعل اى شئ متهور بهذا المسدس أليس كذلك؟

Elindeki O silahla erkek olduğunu sanıyorsun, değil mi?
تعتقد أنك رجل بهذا المسدس الذي بيدك أليس كذلك ؟

Artık bırak O silahı. Önümüzdeki birkaç yıl boyunca her akşamüstü... boncuk dizip voleybol oynayacaksın.
القي بهذا المسدس الأن وعليك أن تصنعي اللوحات وتلعبي الكرة الطائرة...

Ya 300 dolarımı alırım ya da bu tabancayla polise giderim.
أريد 300 دولار و إلا فسأذهب إلى الشرطة بهذا المسدس

Seni Bu silahla görerek büyüdüm. Ülkemizi kurtardığın silah.
كنت أكبر و أنا أراك بهذا المسدس المسدس الذى أنقذت بلادنا به -

Onu öldürdüm. Bu silahla öldürdüm.
وقد قتلته لقد قتلته بهذا المسدس

Wyatt'ın Bu silahla 77 haydut yakaladığını söylüyorlar.
يقولون أن "وايت" قتل أكثر من 77 خارجاً عن القانون بهذا المسدس

En azından Bu silahla.
على الأقل ليس بهذا المسدس.

Sen Bu silahla öldürdün benim ailemi.
بهذا المسدس قتلتِ أبي و أمي

Seni bir daha görürsem Bu silahla öldürürüm.
(مايجور ليليوايت) لو رأيناك مرة اخرى فإني سأقتلك بهذا المسدس

O silahla da kendisini vurmaya çalıştı.
وكانت تحاول أن تطلق النار على نفسها بهذا المسدس

Elindeki O silahla... erkek olduğunu sanıyorsun, değil mi?
تعتقد أنك رجل بهذا المسدس الذي في يدك ؟

O silahla beni öldürecek misin?
هل ستقتليني بهذا المسدس المشل للحركة؟

O silahla ne yapıyorsun?
ماذا تفعل بحق الجحيم بهذا المسدس ؟

O silahı duygusal nedenlerden dolayı kullanmıyordum.
أنـا أحتفـظ بهذا المسدس كذكـرى عاطفيـة

O silahı nereden buldun?
من أين جأتي بهذا المسدس ؟

Ben de dışarı uzandım ve bu tabancayla, bir atışla lastiği parçaladım.
،انني انحنيت للخروج ،و بهذا المسدس طلقة واحدة، وتُمزق الاطارات

bu tabancayla bana dokunma şansın yok.
لن تتمكن من إصابتى بهذا المسدس