"بهذا المكان" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu yere
        
    • Bu yerde
        
    • bu yeri
        
    • bu yerle
        
    • Bu yerden
        
    • Burası
        
    • Buradan
        
    • buradaki
        
    • Burada mı
        
    • burayı bu
        
    • Bu mekâna
        
    bu yere bu kadar emek harcadığınıza hayret ettim. Open Subtitles أنا مندهش من الجهد الذي وضعته بهذا المكان.
    Hayatım harap değil ama bu yere güveniyorum Open Subtitles حياتي لن تذهب هباءاً لكني أثق بهذا المكان.
    Bu yerde yaptığın şeyler bu okul, çocuklar için tüm bu yaptıkların... korumaya değer şeyler. Open Subtitles ماذا فعلت بهذا المكان المدرسة،ومافعلتهمعالأولاد.. الأمر يساوي الكثير
    Hepimizden iyiydi. Amına koyduğumun bu yeri için çok iyiydi. Open Subtitles أفضل منا جميعا, أفضل من أن تعيش بهذا المكان اللعين
    Kamera görüntülerini izlerken bu yerle ilgili ilginç garip bir şeyler var dedim. Open Subtitles حين كنت أشاهد تصويرك سابقًا، شعرت أن ثمة شيئًا مريبًا بهذا المكان
    Bu yerden, ben gerçekten bunu özlemeyeceğimi sanmıştım. Open Subtitles بهذا المكان أعتقد حقاً أننى لم أعد أفتقده ثانية
    Burası biraz bir dekorasyonla herhalde hala lanet bir cehennem çukuruna benzerdi. Open Subtitles بالقليل من إعادة ترتيب الأشياء بهذا المكان قد يستمر بكونه محل مشؤوم
    Tanrım, Buradan ve tekrardan lisedeymişim gibi yalan söylemeye zorlanmaktan nefret ediyorum. Open Subtitles إلهي ، اكره ذلك بأنني بهذا المكان وكوني مجبرة هنا لكي اكذب
    Bu buradaki sinirleri 24 saatliğine donduracaktır. Çenene de biraz ister misin? Open Subtitles هذا سيخدّر الأعصاب بهذا المكان لمدة 24 ساعة، أتودّي بعضًا منه لفاهكِ؟
    Sence Burada mı oturuyor? Open Subtitles أتعتقد انها كانت جالسة بهذا المكان ؟
    Bu yüzden mi bu yere bu kadar bağlısın? - Ailenin bıraktığı yerden devam mı ediyorsun? Open Subtitles لهذا السبب أنت مُتعلق بهذا المكان لإستكمال ما أراده والداك؟
    Bu yüzden mi bu yere bu kadar bağlısın? - Ailenin bıraktığı yerden devam mı ediyorsun? Open Subtitles لهذا السبب أنت مُتعلق بهذا المكان لإستكمال ما أراده والداك؟
    Ben bu yere inanıyorum. Open Subtitles أنا مقتنعة بهذا المكان وإذا كان أحد بوسعه
    Biz Bu yerde kurtuluş vaat ediyoruz. Open Subtitles وهنا بهذا المكان ، فنحن نعرض وسيلة للنجاة ^ مرحباً بالجدد ^
    Dürüst olayım, Bu yerde en sevdiğim şey tek başına gelip oturuyorsun ve biriyle muhabbete koyuluyorsun. Open Subtitles عليّ أن أكون صريح، ما يعجبني بهذا المكان أنّك تأتي بمفردك وتجلُس وتتحدث مع الناس.
    Bu yerde oturup diğer orospularla birlikte çürüyeceksin. Open Subtitles ستبقى بهذا المكان وتتعفن مع بقية العاهرات
    dediğini söyledi. Bana tuhaf geldi çünkü boş olan bir çok park alanı vardı fakat olana bakın tam bu yeri bir başkasına söz vermişti. TED و هذا كان غريبا بالنسبة لي لأنه كان هناك عدة أماكن أخرى متوفرة و لكن حدث انه وعد بهذا المكان الى شخص آخر.
    bu yeri gerçekten tanımak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أستطيع الإنتظار لأصبح معروفة بهذا المكان
    bu yerle ilgili herşey ürkütücü. Open Subtitles أنه مخيف،كل شيء بهذا المكان هو الشر
    bu yerle bir bağlantım yok artık. Open Subtitles لم يعد لدي أي علاقة بهذا المكان
    Bu yerden neden hoşlandığını anlamaya başlıyorum. Open Subtitles أعتقد أنني بدأت أفهم ما يعجبه بهذا المكان
    Gruplaşmalar ve koridor atışmaları bir yana Burası o kadar da kötü sayılmaz. Open Subtitles تعرفين بغض النظر عن المجموعات المشاكسة وأذن الخروج لا بأس بهذا المكان
    Buradan milyon kere geçtim ama hiç içeri girmemiştim. Open Subtitles لقد مررت بهذا المكان مليون مرة ولكن لم يسبق لي أن دخلت
    Senin buradaki en kötü günün, benim en iyi günüm olurdu. Tamam, tamam. Open Subtitles فأسوأ أيامك بهذا المكان سيكون أسعد أيامى
    Burada mı kaldınız? Open Subtitles مكثتم بهذا المكان ؟
    Ama burayı bu sabah aramış. Open Subtitles -الأسبوع الماضي؟ لكنّها اتّصلت بهذا المكان صباح اليوم.
    Bu mekâna bağlı ekstra bir oda var. Open Subtitles أشعر بوجود غرفة إضافية مرتبطة بهذا المكان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more