"به جيداً" - Translation from Arabic to Turkish

• Ona iyi
• Ona çok iyi
• iyi bakacağız

Çalmanıza yardım eden biri... Ona iyi pay verseniz bile... biraz da kendi için çalacaktır.
يجب أن تعرف أن الشخص الذي يساعدك يسرق منك,حتى إذا اعتنيت به جيداً,سيسرق شيئاً اضافياً لنفسة هذا كلام منطقي,أليس كذلك

Bu senin buradaki tek dostun. - Ona iyi bak. - Evet, efendim.
هذا صديقك الوحيد هنا , أعتني به جيداً - حسنٌ أيها المعلم -

Sadece bir kaç gün dinlenmesi gerekiyor, endişelenmeyin. Siz uçağınıza yetişin, Profesör. Ona iyi bakacağız.
إنه يحتاج للراحة لبضعة أيام لا تقلق اذهب برحلتك يا بروفيسور، سأعتني به جيداً

Joon-Soo'nun gerçekten Ona iyi bakacağını düşünmüştüm.
"عندما كان في بيت "جون سو اعتقدت أنهم سيعتنوا به جيداً

Son birkaç hafta? Herkes Ona çok iyi göz kulak oldu.
فى الأسابيع الأخيره, الجميع كان يعتنى به جيداً

Ona iyi bak ve koru. Sen bir Chiricahua savaşçısının anasısın.
. إعتني به جيداً "أنتِ الآن أم أحد محاربي "شيركاوا

Birazda su verin Ona iyi bakın.
أعطوه بعض الماء إعتنوا به جيداً

Harika, hiç problem değil. Ona iyi bakarım.
أوه, رائع, لا مشكلة سأعتني به جيداً

Bu şimdilik senin olacak. Ona iyi bak.
... هذا الصندوق سيكون لكِ الآن, اعتني به جيداً

"Ona iyi bir yuva sağlarsın, biliyorum.
أعلم أنك ستعتني به جيداً

Ona iyi bakyoruz.
إننا نعتني به جيداً.

Evet, Ona iyi bakıyoruz, Bird, değil mi?
نعم، يجب أن نعتني به جيداً اليس كذلك (بيرد)؟

Buyrun, Ona iyi bakın.
هذا هو اعتنى به جيداً

Tamam öyleyse. Ona iyi bakarsan iyi edersin.
حسناً، اعتني به جيداً إذن

Ona iyi bakın.
أعتنوا به جيداً

Hayır. Ona iyi bakacağız.
سوف نهتم به جيداً

Ona iyi bakıyoruz. Endişelenmeyin.
نعتني به جيداً, لا تقلقي

Bugün oğlunuz için büyük bir gün, hanımefendi. Ona çok iyi bakacağız.
هذا يوم عظيم لابنك, سيدتي سنهتم به جيداً

Ona çok iyi baktıklarına eminim.
أنا متأكدة أنهم يعتنون به جيداً جداً

- Çok korkmuş görünüyor Önce onu biraz besyeleceğiz ve çok iyi bakacağız.
تبدو خائفة، سوف نحضر له بعض الطعم، وسنهتم به جيداً.