Orada üç sene boyunca çalıştım çünkü yaptığım işten haz alıyordum. | Open Subtitles | لقد بقيت لأني كنت مفتوناً بالعمل الذي كنت أقوم به هناك |
Onu hayvan kafesine kilitle ve Orada kalmasını sağla. | Open Subtitles | أغلق عليه في قفص الحيوانات واحتفظ به هناك |
Orada yaptığın şey oldukça aptal birşeydi. | Open Subtitles | لقد كان تصرفاً طائشاً ذلك الذي قمتِ به هناك |
Üzgünüm Carl burada olmayan Orada da olmaz! | Open Subtitles | حتّى الآن يمكننا أن نمسك به أنا أسف يا كارل ولكن إذا كنت لم تستطع الإمساك به هنا فلن تمسك به هناك |
Napa'da üzümlerin olgunlaşmasını izlemekten başka ne yapacaksın? | Open Subtitles | ما كنت تنوي القيام به هناك في نابا، إلى جانب الساعات العنب تذبل؟ |
Orada yaptığını beğendim ama istersen.... | Open Subtitles | يعجبني ما قمت به هناك و لكن إذا احتجت إلى |
Orada su aritma programimiz vardi. Yapilmasi gereken cok is vardi. | Open Subtitles | كان لدينا برنامج تنقية ماء هناك الكثير من العمل للقيام به هناك |
Orada olanlardan sonra kimse senden hemen toparlanmanı beklemiyor- | Open Subtitles | ما مررت به هناك لا احد يتوقع منك ان تعود بسرعة |
Orada federallerle ne yaptığını söyledi mi? | Open Subtitles | هل أطلعتك على ماتقوم به هناك مع أولائك الفدراليين؟ |
Ama Orada yaşadıklarının bir kısmını anladığımı söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكن أن أقول أنني ربما أتفهم بعض مما كانت تمر به هناك. |
Bak, Orada işleri devam ettirecek ve benim yerime çarkı döndürecek birine ihtiyacım var, tamam mı? | Open Subtitles | هناك شخص ما أستطيع أن اثق به هناك تحركات, عدا عن المشاعر |
Orada tek yaptığın şey beni utandırmaktı. | Open Subtitles | حسناً , لكن كل الذي قمت به هناك كان احراجي |
Orada tek yaptığın şey beni utandırmaktı. | Open Subtitles | حسناً , لكن كل الذي قمت به هناك كان احراجي |
Orada tanıştığı insanlardan bahseder miydi özellikle ona ve Maya'ya ilgi duyan birinden? | Open Subtitles | هل كان يتحدث عمن يلتقي به هناك ربما أحد كان مهتما جدا به و بـ مايا؟ |
Orada ne halt yediğinden, kızın en ufak haberi yok. Kahretsin. | Open Subtitles | ليس لديها أي فكرة عن الذي يقوم به هناك تبا |
Arkadaşın Drill'in Orada yapmaya çalıştığı şey hakkında. | Open Subtitles | اى شيء عن صديقك دريل من الممكن ان يقوم به هناك |
Orada benim yapacağım bir şey yok. | Open Subtitles | كلا, إذهب لوحدك ليس عندي شيء للقيام به هناك |
Tamam, çitteki açıklıktan geç ve sağa dön. Adamı Orada yakalaman lazım. | Open Subtitles | إتجه عبر الفتحة في السياج، ثم إتجه يميناً، ستلتحق به هناك. |
- Boş ver. Orada ne halt yedikleri belli. | Open Subtitles | انسى ذلك، واضحٌ تمامًا ما ينونَ القيام به هناك. |
ne yapmalıydım yani? Onu başıboş mu bıraksaydım? Korumasa mıydım? | Open Subtitles | ما الذي كان مطلوباً مني أن أزج به هناك بدون حماية؟ |
O şeyi yapmak için ne kadar uğraştım biliyormusun? | Open Subtitles | أنت تعرف كم العمل الذي أقوم به هناك لم يكن لديك عالقا؟ |