Ve iyice sol tarafta 400 yıllık bir Budist manastırı. | TED | وعلى أقصى اليسار هناك هو دير بوذي عمره 400 عاما. |
O sırada bir çok dünya liderinin dikkati bu konuya çekilmedi Dikkati çekilenlerde bunu bir çeşit "Budist ekonomisi" olarak nitelendirmişti | TED | معظم قادة العالم لم يلقوا بالا والذين فعلوا ظنوا انها اقتصاد بوذي |
Earl, "karma" çok parçalı bir Budist yöntemidir. | Open Subtitles | ايرل، العاقبة الأخلاقية هي مبدأ بوذي معقّد جداً |
Otel çevrede bir Budist tapınağı falan biliyor mu? | Open Subtitles | أيعرف الفندق إن كان هناك معبد بوذي أو أيّ شيء في الجوار؟ |
Ben modern Budistim. | Open Subtitles | أنا بوذي متحّسن |
Benim öngörü grubumda eski bir Budist der ki; | Open Subtitles | تعلم هناك بوذي عجوز يقول في مجموعتي للرؤية |
Budist bir meteor kraterinde süper arılar tarafından yetiştiriliyor. | Open Subtitles | تحصدها النحلات الخارقة في فوهة بركان بوذي |
Steven Seagal hayat boyu Budist ve ölümcül bir aikido ustası. | Open Subtitles | ستيفن سجال كان بوذي طيل حياته و مقاتل محترف في فن الأكيدو |
Budist olmayan biri olarak en zor işi yapmasına izin verilmiş. | Open Subtitles | كونه غير بوذي , هو الشخص الوحيد .المسموح له للقيام بالمهمة الاصعب يتوجه موكب الجنازة لساعة ونصف نحوالجبال |
Hem Budist olduğum için hem de yakınlık kurmayı başaramadığım için. | Open Subtitles | ذلك جزئيا بسبب أني بوذي والجزء الآخر أنني لست جيدا في هذه الصداقات |
Peki, yahudi mi, hristiyan mı, çok hristiyan mı, Budist mi, sulh hakimi mi? | Open Subtitles | أتريد يهودياً أم مسيحياً أو مسيحي متطرف أو بوذي أو قاضي مدني؟ |
Sonra da Sinagoga, Cami'ye ve Budist Tapınağı'na götüreceğim. | Open Subtitles | إذاً سأخذها إلى جماعة يهودية, وإلى مـسجد, ومعبد بوذي |
- Umut anlamına gelen Budist sembolü. | Open Subtitles | إنّه رمز بوذي يرمز إلى الأمل إنّه جميــل |
Meğer asker değilmiş, bir Budist tapınağının kazı çalışmalarını gözetleyen bir arkeologmuş. | Open Subtitles | وتبين أنها لم تكن جُنديه بل كانت عالمه آثار تُشرف على التنقيب عن القطع الأثرية من معبد بوذي |
Meğer asker değilmiş, bir Budist tapınağının kazı çalışmalarını gözetleyen bir arkeologmuş. | Open Subtitles | وتبين أنها لم تكن جُنديه بل كانت عالمه آثار تُشرف على التنقيب عن القطع الأثرية من معبد بوذي |
Fakat aramızda ayrıca bir Budist, bir agnostik, bir Baptist ve bir de Bilmiyorum var. | Open Subtitles | ،لكن بينا هنا أيضاً بوذي ،ملحد، ولدينا مُعمّد |
Eski bir Budist sözü der ki, ruh eşinizle karşılaştığınızda bir araya gelmenizin 500 yıllık bir süreç sonucu olduğunu unutmayın. | Open Subtitles | هناك مثل بوذي قديم يقول, عندما تلتقي بنصفك الأخر, تذكرأن السبب الذي جعلكم تجتمعون معا |
Noel var ışık bayramı, Kwanzaa, Budist aydınlanma günü ve Hediye Açma günü. | Open Subtitles | هانوكا، كوانزا، اليوم بوذي التنوير، واليوم العالمي للملاكمة على ذلك. |
Yok ya, bence Budist sembolü. Bütün gece sinek mi avladınız? | Open Subtitles | لا، أعتقد بأنه رمز بوذي فترة ركود أخر الليل ؟ |
- Ben Budistim. - Tanrı yoktur. | Open Subtitles | ـ أنا بوذي ـ ليس هُناك رب |
Budistsin ne de olsa, et yemezsin sen. | Open Subtitles | أنت بوذي لا تأكل اللحم حتى |