Kıza başka zaman gelmesini söyleyebilirdim. | Open Subtitles | هل ترغب مني أن أقول لها بأن تعود بوقتٍ آخر. |
Bunu başka zaman konuşalım. Konuyu açtığım için özür dilerim. | Open Subtitles | دعينا فقط التحدث بشأنه بوقتٍ آخر ، أعتذر لأني تحدثتُ بشأن هذا |
başka zaman söyleyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | لكنكَ ستغني بوقتٍ آخر , أليس كذلك؟ |
Eğer benimle Başka bir zaman konuşmak istersen bunu yapabiliriz. Ama şu anda kızımı da alıp eve gideceğim. | Open Subtitles | ،وإن اردت الحديث معي بوقتٍ آخر ...علينا فعل ذلك, لكن الآن |
Bunu Başka bir zaman konuşuruz. | Open Subtitles | سنتحدّث حول هذا بوقتٍ آخر |
Belki Başka sefere. | Open Subtitles | ربما بوقتٍ آخر |
Meşgul. başka zaman gelmek zorundasınız. | Open Subtitles | إنه مشغول، عليك المجيء بوقتٍ آخر. |
Belki bunu başka zaman konuşabiliriz. | Open Subtitles | - ربّما يمكننا التحدّث ...حول هذا بوقتٍ آخر |
Ben başka zaman gelirim yine. | Open Subtitles | سأعود بوقتٍ آخر |
Belki başka zaman. | Open Subtitles | ربما بوقتٍ آخر. |
başka zaman. | Open Subtitles | بوقتٍ آخر |
Belki başka zaman. | Open Subtitles | ربما بوقتٍ آخر |
Başka sefere! | Open Subtitles | بوقتٍ آخر! |
Başka sefere! | Open Subtitles | بوقتٍ آخر! |