"بوقوع" - Translation from Arabic to Turkish

• olmasına
• geçmesine

Ona bir şey olmasına müsade etmeyeceğimi sana söylediğimi unutmadın, değil mi?
تذكري بأنني أخبرتكِ أنني لن اسمح بوقوع شيء لكِ او له، حسنًا؟

Neden böyle söylemiş bilmiyorum. Ama bunun olmasına izin vermem.
أجهل سبب قوله ذلك، ولكنّي لن أسمح بوقوع ذلك

Endişelenme. Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim.
لايوجدما تقلقيحياله، لنّ أسمح بوقوع أيّ مكروه لكِ.

O halde ona bir şey olmasına izin vermesen iyi olur.
إذن فمن الأفضل ألاّ تسمح بوقوع أيّ مكروهٍ لها.

Sayfanın yanlış ellere geçmesine izin vermemelisin.
يجب أن لاتسمح بوقوع الصفحة في الأيادي الخطأ

Kendime çok fazla güvendim bir defa, bir daha olmasına asla izin vermem.
حسناً، لقد سمحت لنفسي مرة أن أصبح واثقة أكتر من اللازم، وأنا لن أسمح بوقوع ذلك مجدداً.

Ona gitti ve dedi ki... "Benim aptal ve aciz babam neyi var neyi yok elinden çıkaracak..." "...git de al!" Sen de bunun olmasına izin verdin!
قصده قائلاً: "والدي الغبيّ الضعيف سيهب أراضيه، فاذهب لأخذها" وسمحت بوقوع ذلك

Sana bir şey olmasına izin veremem.
لنّ أسمح بوقوع أيّ مكروهٍ لكِ.

Okul nasıl böyle şeylerin olmasına izin veriyor?
كيف تسمح المدرسة بوقوع هذا الأمر؟

Onu izliyor olacağım. Hiç bir şey olmasına izin vermem Charlotte'a.
سوف أراقبه، ما كنت لأسمح بوقوع مكروه لـ(تشارلوت)، وأنت تعرف ذلك

Ona bir şey olmasına izin veremem.
لا يمكن أن أسمح بوقوع مكروه له!

Bunun olmasına izin veremezdim.
وانا لم اكن لأسمع بوقوع ذلك.

Bunun olmasına nasıl izin verdin?
كيف سمحت بوقوع هذا؟

Bunun olmasına izin veremem Bobby. Yani öldürmek istediğim sen değilsin.
لا يمكنني أن أسمح بوقوع هذا يا (بوب) أعني، ليس الأمر كأنني أريد قتلك

Ona bir şey olmasına izin vermeyeceğiz.
لن نسمح بوقوع مكروه لها

Harry Selfridge'i tanırım. Bunun olmasına izin verebileceğine inanamıyorum.
أعرف (هاري سلفريدج) لا أصدق أنه سمح بوقوع هذا.

Elijah bugün bebeğine bir şey olmasına asla izin vermeyecektir.
مُحال أن يسمح (إيلايجا) بوقوع مكروه لطفلتك اليوم.

Sayfanın yanlış ellere geçmesine müsaade etmemelisin.
يجب أن لاتسمح بوقوع الصفحة في الأيادي الخطأ

Bailey veya İtüzümü'nün teröristlerin eline geçmesine izin veremeyiz yoksa milyonlar ölür.
لنّ نسمح بوقوع (بيلي) والـ(نايتشيد) بأيديّ الأرهابيين, وإلا سيموت الملايين

Taş'ın Ronan'ın eline geçmesine müsaade edemeyiz.
لا يمكننا السماح بوقوع الحجر في يد (رونان)