"بوله" - Translation from Arabic to Turkish

    • idrarı
        
    • çişini
        
    • idrar
        
    • İdrarında
        
    • idrarını
        
    • çişinin
        
    • sidiğini
        
    İdrarı Leicester Üniversitesine göndermeliyiz. Open Subtitles علينا إرسال بوله إلي جامعة ليستر. هناك أستاذ
    Tanı koyabildim, çünkü idrarı güneşin altında unuttum ve rengi mora döndü. Open Subtitles فقط كنت قادراً على تشخيص مريضك عندما تركت بوله خارجاً تحت الشمس حيث تحوّل إلى اللون الأرجواني
    Herkesin ortasında çişini tutamayıp kaçıran küçük bir pislik olduğun için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف ، أنت مجرد قطعة من البراز الذي لا يستطيع أن يمسك بوله في الأماكن العامة
    Afedersiniz. Burada çişini daha fazla tutamayan 70 yaşında biri var. Open Subtitles معذرة عندنا رجل ذو سبعين عاما لم يعد يحتمل ان يحبس بوله
    Ya da amcası, beşiğinin yanına idrar örneği bırakacak diye? Open Subtitles ام أن عمها يترك عينات من بوله الى جانب مهدها
    Çabucak öt yoksa ağzını kendi idrarında mayalanmış çürük köpekbalığıyla doldururum. Open Subtitles أعطنا أجوبة، أو سأملأ فمك بسمك قرش فاسد .مخمر في بوله
    İdrarını alkalileştirin ve ağır metal zehirlenmesi için zorlu diürez yapın. Open Subtitles اجعلوا بوله قلويا واجعلوه يتبول لعلاج التسمم بالمعادن الثقيلة
    Eğer porfiri ise idrarı siyah ışık altında parlak pembeye dönüşecek. Open Subtitles إذا كان لديه هذا المرض بوله سيتحول للون الوردي
    Size söylememe rağmen neden idrarı Leichester'e göndermediniz? Open Subtitles لم لم ترسل بوله إلي ليستر كما أخبرتك؟
    - Aptal Sam ve onun yerdeki aptal idrarı! Open Subtitles نعم سيكون هناك بعض الاخبار الجيدة، اليس كذلك؟ سام الغبي بلل المكان بـ ( بوله )
    Ama sonra bir bakmışsın ki yerden çişini temizleyip ortasında arındırılmış bir bölge olan bir yatağa girer olmuşsun. Open Subtitles لكن ماسيحدث فيما بعد، أنكِ ستنظفين بوله من الأرض وتذهبين للفراش بوجود منطقة عازلة بعرض قدم
    Hem de çişini içmek üzere olan bir adamı on binlerce Filipinli'ye internetten canlı yayın yapan bir şirketin genel merkezi olan ev. Open Subtitles المنزل الذي حدث و قد كان المقر العالمي لشركة تقوم ببث حي لرجل يشرب بوله اولاين لعشرات الفليبينيين
    Annesi Romalı Katolik, Güney Afrika'da tutsak edilmiş maça ası kadar siyah ve muhtemelen kendi çişini içiyor. Open Subtitles والدته كاثوليكية، وكان في سجن في "جنوب افريقيا" وهو أسود كورقة البستوني وأعتقد بأنه يشرب بوله
    Kan ve idrar testlerinde adrenalin salgılayan bir tümör bulgularına rastlanmadı. Open Subtitles و بوله و فحوصات دمه لم تظهر اي ورم مفرز للادرينالين
    Kumar sorunlarını, idrar örneğini, kiraladığı porno filmleri bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف مشاكله تحاليل بوله أجور دعارته
    İdrar testinde ilaç da çıkmadı. O temiz. Open Subtitles مستوى السموم على بوله عاد سلبياً إنه نظيف
    İdrarında hidrojen siyanür, formaldehit ve kurşun var. Open Subtitles بوله أظهر آثاراً لسيانيد الهيدروجين الفورمالديهايد، الرصاص
    İdrarında hidrojen siyanür, formaldehit ve kurşun var. Open Subtitles بوله أظهر آثاراً لسيانيد الهيدروجين الفورمالديهايد، الرصاص
    Testin temiz çıkması kanında ya da idrarında uyuşturucu yok demektir. Open Subtitles فحص السموم النظيف يعني عدم وجود مخدرات بدمه أو بوله
    Sözlüğe bak. Ve idrarını alkalileştir. Open Subtitles ابحث عن معناها في القاموس و قوموا بجعل بوله قلويا
    Kendi idrarını içiyor. Open Subtitles يبدوا انه بوله.
    O yüzden şimdi biliyorum ki penisinden öte, kendi boku ve çişinin olduğu yere tükürüyor. Open Subtitles الآن بتُ أعلم بأنه يبصق مباشرةً على بوله و غائطه
    - Ama alıcılar geldi. Siktir. Kendi sidiğini içecek. Open Subtitles اللعنة, سيقوم بشرب بوله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more