"بياناتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • veri
        
    • veriler
        
    • Verilerini
        
    • bilgilerini
        
    Bunun anlamı şu; onun veri planı ile verilerin sürekli akış ile gönderiminin ona ne kadar maliyet yaratacağı hakkında dikkatli olmalıyız. TED ما يعنيه ذلك، علينا أن نكون مدركين لخطة بياناتها وكم سيكلفها الأمر لترسل سيلاً مستمراً من البيانات.
    Bu somon avlayan, uydu etiketli özgürce yüzen ve bu sırada bize veri yollayan bir köpek balığı. TED إنه قرش يسبح بحرية مزوداً ببطاقة قمر صناعي يقفز وراء السلمون ويرسل لنا بياناتها
    Evet. Hakkındaki veriler şifrelenmiş. Onu daha önce bulmamızın imkanı yoktu. Open Subtitles كانت بياناتها مشفرة ، لذا فقد كان منالمستحيلأن نكتشفهاقبل هذا .
    Her bir araştırma tesisi kapatıldı ve veriler silindi. Open Subtitles جميع هيئات البحث أقفلت وتم مسح بياناتها.
    Bunun yerine son zamanlarda, talep edilen kaynaklara erişim için alternatif ve daha sistematik bir yaklaşım olan "bulut bilişim" denilen diğer toplulukların büyük Verilerini analizde bugün kullandığı bu teknoloji gelişiyor. TED بدلًا من ذلك، ازدهر مؤخراً نهجٌ أكثر شبهاً بالأعمال للوصول إلى الموارد عند الطلب، يدعى: الحوسبة السحابية، والذي تستغلّه المجتمعات الأخرى الآن لتحليل بياناتها الضخمة
    Bunu yapabilmesi, SDSS'in kurulduğundan bu yana Sloan Vakfı'nın emriyle Verilerini hem kamuya açık hem de geniş kitlelerin kullanımına hazır sunması ile mümkün oldu. TED كانت لديها القدرة على فعل هذا لأن SDSS، منذ البداية وبتفويض من "مؤسسة سلوان"، فقد أصبحت كِلا بياناتها متاحة للعامة، وقابلة للإستخدام من قِبل مجموعة واسعة من الجمهور.
    Onun kişisel bilgilerini al. Ailesine yardım etmek istiyorum. Open Subtitles احضر لى بياناتها الشخصية اريد مساعدة عائلتها
    Onu öldüren erkek veya kadın onu parçalara ayrıyor ve devamında bir sonraki gece kullandığı laboratuvara gidip bütün bilgilerini yok ediyor. Open Subtitles ويقوم بقتلها ويقوم بتفكيكها وفي اليوم التالي يذهب للمعمل الذي تستعمله ويدمر بياناتها
    Çoğalıcı virüsü onun veri deposunda bulunuyor. Open Subtitles فإن فيروس الريبليكيتورز موجود ضمن قاعدة بياناتها
    Pekala, eğer senin yatak çarşaflarını kimin değiştirdiğini öğrenmek istiyorsan sosyal medya, saçmalığını bir kenara bırak ve NYPD veri tabanına gir. Open Subtitles حسنا لابأس اذا كنت تريدي ان تعرفي المزيد عن من تغير أغطية سريرك وتخلصك من تفاهات وسائل الاعلام يمكنك الدخول لقاعدة بياناتها
    Tek bildiğimiz, bir şekilde İpek Yolu sunucularının yerini İzlanda'daki bir veri merkezinde tespit ettiler. Open Subtitles في مركز للبيانات في أيسلندا و عملوا نسخة منها لقد نسخوا كل بياناتها ثم صادروها
    Ama FBI veri tabanına girmek için onun giriş kodlarını kullandın. Open Subtitles و لكنّك استخدمت بياناتها للوصول لقاعدة بيانات المباحث الفيدرالية
    NSA bizim için meta veri tabanlarını açtı. Open Subtitles قدمت لنا وكالة الأمن القومي قواعد بياناتها
    RAM yongalarındaki veriler şu an siliniyor olabilir. Open Subtitles رقائق الذاكرة قد تفقد بياناتها حتى أثناء حديثِنا.
    - Verilerini almadan gitmiyoruz. Open Subtitles لن أرحل بدون بياناتها.
    Verilerini almadan buradan ayrılmıyorum! Open Subtitles -لن نغادر دون بياناتها
    Kişisel bilgilerini. Open Subtitles أردت فقط بياناتها الشخصية
    Belki Marie özel bir ... hükümet projesinde görev almıştı, onlar da ... gelip bilgilerini almışlardır. Open Subtitles ربّما (ماري) كانت تعمل على مشروع حكومي سرّي ، حيث قاموا بمصادرة بياناتها
    bilgilerini bıraktığından beri Bayan Clios'a ulaşamadık. Open Subtitles لم نستطع التواصل مع السيدة (كليوس) وقد تركت بياناتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more