"بيت القصيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Mesele
        
    • Amaç
        
    • Olay da
        
    • Önemli olan
        
    • Konu
        
    • özü
        
    • Demek istediğim
        
    • Sonuç
        
    • Tüm olay
        
    • Anlatmak istediğim
        
    Herkes için en iyisinin olmasını istersin ama bir Mesele var. Open Subtitles إنك تنشد ما يصبُّ في مصلحة الجميع، لكن إليك بيت القصيد
    Herkes için en iyisinin olmasını istersin ama bir Mesele var. Open Subtitles إنك تنشد ما يصبُّ في مصلحة الجميع، لكن إليك بيت القصيد
    Birlikte çalışmamız lazım. Bütün Amaç bu. Open Subtitles نحن من المفترض أن نعمل معا هذا هو بيت القصيد
    Blaylock ifadesi alınırken, Edelstein'in de kendi filmini yapmaya hakkı var dedi ve Olay da bu zaten. Open Subtitles وبليلاك ،في شهادته قال لادلشتاين الحق لصنع فيلم خاص فيه ، وهذا هو بيت القصيد
    Ve Önemli olan da bu. Open Subtitles ولكنه يعير لها اهتمامه هذا هو بيت القصيد
    Çok fazla reklam yapmak istemiyorum, çünkü Konu bu değil. TED أنا لا أقصد أن أقوم بحملة دعائيّة، ليس هذا بيت القصيد.
    Ama esas Mesele şu ki, nihayet İmparatorluk daha iyi bir yol olduğunu görüyor. Open Subtitles لكن بيت القصيد أنه أخيرًا الإمبراطورية تدرك أن هناك سبيلاً أفضل.
    Mesele şu ki, oraya nişanlım için gittim sanıyordum ama anladım ki intikam almak O'nun benden isteyeceği bir şey değildi. Open Subtitles بيت القصيد هو، خلتُ أني كنتُ هناك من أجل الإنتقام لخطيبي؟ لكنّي أدركتُ أنّ الإنتقام لهو شيء لم يكن يريدُني أن أقوم به
    Evet, ama Mesele o değil. Open Subtitles ، حسناً ، هو كذلك و لكن هذا ليس بيت القصيد
    Asıl Mesele karşılama, ve sen bana geçen gece böyle bir şans vermedin. Open Subtitles بيت القصيد هو أن تكونِ مُرحباً بكِ، و أنتِ لم تمهليني هذهِ الفرصة مؤخراً.
    Bak Mesele şu ki kurtarılmaya falan ihtiyacım yok. Open Subtitles أوَترى، بيت القصيد هو أنّي لستُ أحتاج نجدة.
    Amaç da bu zaten. Open Subtitles هذا هو بيت القصيد تريدينها أن تشعر بهذا؟
    Gey olak zorunda değiller. Amaç bu zaten. Open Subtitles لا يجب أن يكونوا مثليّين جنسياً هذا هو بيت القصيد
    Pekala, 35'te anlaştı sanıyordum, ama Amaç bu değil. Open Subtitles حسنا، أعتقد أننا استقر على 35، لكن ليس هذا هو بيت القصيد.
    Evet, Olay da bu. Kimsenin arabası olmamalı. Open Subtitles نعم، ذلك هو بيت القصيد يجب ألا يكون عند أحد سيارة
    Şey, bence Olay da bu zaten. Open Subtitles حسناً، أعتقد أن ذلك هو بيت القصيد
    Etmediler tabii. Olay da bu ya. Open Subtitles أجل، بالطبع لم يعلنوا هذا هو بيت القصيد
    Elbette süvariler mazi oldu ama asıl Önemli olan bu değil. Open Subtitles حسناً ، بالتأكيد أن سلاح الفرسان شئ من الماضى لكن ليس هذا بيت القصيد
    Önemli olan, başka bir insanın uğradığı felaketten yararlanıyorsun. Open Subtitles بيت القصيد هو أنه عليك الإستفادة من مآسي البشر الآخرين
    -Hayır. -Evet ama Konu o değil. Open Subtitles رقم حسنا، نعم، لكن ليس هذا هو بيت القصيد.
    Sözün özü, hala sınırlarla, duvarlarla çevrili, beraber harekete geçemeyen devletlerin dünyasında politik yaşıyoruz hayatımızı. TED بيت القصيد هنا لا نزال نعيش سياسياً في عالم من الحدود عالم من الحوائط عالم حيث ترفض الدول ان تعمل معاً
    - Adı her neyse. Bak, Demek istediğim şu. O başının çaresine bakabilir. Open Subtitles مهما يكن اسمه، اسمعي، بيت القصيد هو أنّ بوسعها الاعتناء بنفسها فكفاكِ قلقاً
    Sonuç olarak, müvekkilinin hapis cezası almamasının tek yolu anlaşma yapması. Open Subtitles بيت القصيد أنّ المناص الوحيد لنجاة موكلكَ من السجن، هو التعاون معنا.
    Ama Collins'in yapabileceğini biliyordun, Tüm olay bu değil mi? Open Subtitles ولكن أعلم أنك قد كولينز. أن وكان بيت القصيد ، أليس كذلك؟
    Planım yok. Anlatmak istediğim bu. Open Subtitles ليست لدي خطة هذا هو بيت القصيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more