Şerif, Kral'ın doğum günü için eğlence düzenliyor ama aslında eğlence Kara Şövalyeler'in antlaşmayı imzalaması adına. | Open Subtitles | يستضيفون إحتفال لعيد ميلاد الملك. بينما في الحقيقة الإحتفال للفرسان السود بتوقيعهم المعاهدة. |
Çünkü onların hayatımıza devam ettiğimizi sanmasını istiyorum ama aslında onların müşterilerinin peşinde olacağız. | Open Subtitles | لأنني اريدهم ان يظنون اننا سنمضي قدماٌ بينما في الحقيقة نحن نتتبع عملائهم؟ |
Çünkü onların hayatımıza devam ettiğimizi sanmasını istiyorum ama aslında onların müşterilerinin peşinde olacağız. | Open Subtitles | لأنني اريدهم ان يظنون اننا سنمضي قدماٌ بينما في الحقيقة نحن نتتبع عملائهم؟ |
Gizemli gibi olacaksın ama aslında aklına bir şey gelmiyor. | Open Subtitles | بينما في الحقيقة, ليس لديك شيء تقوله |
ama aslında limona ihtiyacın yok çünkü limonata tozun var. | Open Subtitles | كما قال (تشارلي) تواً، بينما في الحقيقة لاتحتاج إلى الليمون لأنك في المقابل تمتلك مسحوق البودرة - أتسمي ذلك تفسيراً؟ - |
Alex, benimle olduğu süre boyunca yatakta olduğunu sanıyordu. ama aslında benim sandalyemdeydi. | Open Subtitles | خلال فترة تواجدها معي، (أليكس) ظنت أنها مضجعة على سرير، بينما في الحقيقة هي كانت تجلس على كرسيّ |
Şimdi benim Michigan State'te öğrenci yurtları arasında koşuşturduğumu sanıyor ama aslında buradayım, oyunculuk dersleri alıyorum ve "Lola" ismini kullanıyorum. | Open Subtitles | الآن, حسنٌ, إنها تحسبني مشغولة بالبحث عن الأخويّات... في ولاية "ميشيغن، بينما في الحقيقة أنا هنا، أدرس وأعيش باسم "لولا". وأعمل وظائف كهذه الوظيفة... |