Onunla, her gün ilgilendiğim Bicêtre'deki o geri zekâlılar arasında bir fark göremiyorum. | Open Subtitles | لا أجد أي فرق بينه وبين المعتوهين المساكين الذين تحت رعايتي في بيكاتر |
Önemli bir olayla yüz bakımı yaptırmak arasında 24 saat geçmesi gerekmez mi? | Open Subtitles | أليست أولى قواعد تجميل الوجه أن يكون هناك فترة 24 ساعة بينه وبين |
Sanırım bu, temsilci ile onun arasında olan bir şey. | Open Subtitles | و اعتقد أن الأمر تم بينه وبين نائب تلك الشركه |
Ama bu iki numara arasındaki aramalar diğerlerinden daha fazla. | Open Subtitles | المكالمات الأخرى تذهب بينه وبين الرقمان الآخران اكثر من غيره |
Ama babasıyla arasındaki gönül yarası bir türlü iyileşmek bilmiyordu. | Open Subtitles | ولكن الجرح الذي بينه وبين أبيه لم يُبدِي أي تحسُّن. |
Hiçbir erkek, annesinin, sevgilisiyle arasına girmesine izin vermemeli. | Open Subtitles | لا يجدر بأي رجل أن يسمح لأمه أن تتدخل بينه وبين حب حياته |
Saçma olduğunu biliyorum ama hâlâ babasıyla arasında bir şeyler olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | ، أعلم بأنه سخيف نوعاً ما لكن يبدو كما لو أن هناك شيء لا يزال بينه وبين والده |
Hamile olduğu ve ameliyat sırasında düşük yaptığını söylediği anla arasında belki bir saniye veya bir buçuk saniye vardı. | Open Subtitles | وكان هناك الثانية، ربما في الثانية والنصف، بينه وبين قول لي تريسي التي كانت حاملا |
Gözetlemede Rachel'le arasında ne olmuş? | Open Subtitles | ماذا حدث فى المراقبة بينه وبين راشيل؟ أنا لم أسمع شيئا |
O ve Bauer'ın uçağını... düşürmeye çalışan askerler arasında doğrudan bağlantı kurduk. | Open Subtitles | بينه وبين المرتزقة التى اوقعت طائرة باور |
Adam parayla arasında mümkün olduğunca az engel olsun istiyor. | Open Subtitles | إنه يريد أقل ممانعة ممكنة بينه وبين المال |
Yani, imgeleminde gördüğün doktorla onun arasında bir bağlantı olabilir. | Open Subtitles | إذن؟ إذن ، ربّما هناك علاقة بينه وبين الطبيب في رؤيتك |
Lucy lütfen.O ve Krista arasında neler geçtiğini anlat. | Open Subtitles | لوسي ، أرجوكِ أخبريني بما حدث بينه وبين كريستا هل كانا يريان بعضهما البعض؟ هل أرسل تلك الرسائل؟ |
O zaman, oğlumla onun arasında ne fark kalırdı? | Open Subtitles | ثم بعد ذلك ماذا سيكون الفرق بينه وبين ابني ؟ |
Ama Blair'le arasında bir şey olmadığını söyleyecek cesarete sahip. | Open Subtitles | لكن ان تكون لديه الجرأة ان يقول انه لاشيء بينه وبين بلير |
Sera gazı seviyesi ile gezegenin sıcaklığı arasındaki ilişki tam olarak nedir? | TED | وماهي العلاقة بينه وبين ارتفاع كم غازات الدفيئة حول العالم وعن علاقة ارتفاع درجة حرارة سطح الكرة الارضية |
Biz, o ve peşindeki Goa'uld her kimse onunla arasındaki tek şeyiz. | Open Subtitles | نحن الشيء الوحيد الذي بينه وبين الجواؤلد الذي يطارده |
Belki de sağır olmak oğlu ile arasındaki en büyük bağdı. | Open Subtitles | ربما كونه أصم هو أكبر صلة بينه وبين ابنه |
Ona dedim ki, dedim ki, eğer Leydi Norfolk, onunla bayan Howard arasındaki aşkı öğrenirse, onu mahveder. | Open Subtitles | لكنني قلت له إذا علمت السيدة نورفولك عن الحب الذي بينه وبين السيدة هاوارد فأنها ستقوم بصرفه |
Alman askeri ile sevgilisi arasına giren mesafe arttıkça, ona olan aşkı artar! | Open Subtitles | جندى ألمانى يحب يزداد شوقه بكل خطوة تبعده بينه وبين امرأته |
Tabakalarla arasına girdiğini düşünürse onu öldürmekte tereddüt etmez. | Open Subtitles | و إن كان يعتقد من أنها ستحول بينه وبين تلك الصفائح فلن يتردد في قتلها |
Ayrıca Jessica'yla aralarında ne oluyorsa senin buna karışmamanı istiyorum. | Open Subtitles | مهما يجري بينه وبين (جيسكا) فهذا لا يخصّك |