Hayatının üzerinde büyük etki yapacak bir şey. | Open Subtitles | بشيء أعتقد أنه سيكون له تأثير كبير على حياتك |
Hayatının üzerinde büyük etki yapacak bir şey. | Open Subtitles | بشيء أعتقد أنه سيكون له تأثير كبير على حياتك |
Bazıları ufak tefek ve önemsizdir fakat diğerlerinin hayatımız üzerinde büyük bir etkisi var. | TED | بعضها صغير وغير مهم، والبعض الآخر له تأثير كبير على حياتنا. |
Bu insan yapımı vahaların, doğa üzerinde büyük bir etkisi var. | Open Subtitles | هذه الواحات التي صنعها الإنسان لها تأثير كبير على الطبيعة |
Ekonomik sistemimize büyük etkisi oldu. | Open Subtitles | كان هناك تأثير كبير على أنظمتنا الإقتصادية |
Anladığımız kadarıyla başkanın üzerinde büyük bir etkiniz var. | Open Subtitles | نحن نعرف أنه لك تأثير كبير على الحاكم |
Ben o senin hayatın üzerinde büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | ، في رأيي . كان لديه تأثير كبير على حياتك |
Yani bu fenomenin bir tür parçasıdır. Ben spontane kendi organizasyonu olarak adlandırılan Burada, karınca kolonileri gibi Burası tarafından alınan küçük kararlar mikro düzeyde aslında makro seviyesi üzerinde büyük bir etkisi var. | TED | لذلك كأنه جزء من ظاهرة سميتها عفوية التنظيم الذاتي ، حيث ، كما هو الحال في مستعمرات النمل ، حيث القرارات الصغيرة التي تتخذ -- على المستوى الجزئي لديها تأثير كبير على المستوى الأكبر |
Gelişmekte olan ülkeler üzerinde büyük bir etkisi var. | Open Subtitles | لديها تأثير كبير على البلدان النامية. |
İyi çünkü "House of Mirth"ın Clayton üzerinde çok büyük etkisi vardır. | Open Subtitles | "جيد, لأن "بيت الفرح كان لها تأثير كبير على كلايلتن |
Babamın, üzerimde çok büyük etkisi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف والدي لها تأثير كبير على لي. |
Bunu sık sık tekrarladıklarında yalnızca bir sınavı değil, derslerini rahatlıkla geçebilecek ve üniversiteden mezun olacaklardır, bunun onların gelecekteki kazanma potansiyeli üzerinde büyük etkisi var. | TED | وإذا قاموا بذلك بما يكفي، فإنّهم لن يستطيعوا النجاح في الاختبار فحسب بل سيكون النجاح في مقرراتهم أسهل أيضاً، وربما يتمكنون من إنهاء الدراسة الجامعيّة، وهذا له تأثير كبير على إمكانياتهم في ما يتعلق بإيراداتهم المستقبليّة. |
Anladığımız kadarıyla başkanın üzerinde büyük bir etkiniz var. | Open Subtitles | نحن نعرف أنه لك تأثير كبير على الحاكم |