"تأخذ وقتاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • zaman alır
        
    • zaman alıyor
        
    • zaman ister
        
    • biraz sürüyor
        
    • sürdü
        
    • vakit alıyor
        
    Tabii, Eric, ama bu tür şeyler zaman alır. Open Subtitles أوه, نعم, بالطبع يا إريك, لكن أشياء كهذه تأخذ وقتاً, تعرف ذلك.
    - Böyle bir yöntemle talepte bulunmak uzun zaman alır, Brendan. Open Subtitles عملية ضبط وإحضار المجرمين تأخذ وقتاً طويلا يا بريندن
    Bak, burada misafirsin. Bu işler zaman alır. Open Subtitles انظر ، انت ضيف هنا هذة الاشياء تأخذ وقتاً
    Çıkarması biraz zor. Yapışkandan kurtulması zaman alıyor. Open Subtitles يصعب نزعها بعض الشيء تأخذ وقتاً أطول ليتفكك الغراء
    Tatlım, söz konusu çift olmak olunca güven zaman ister. Open Subtitles عزيزتى، عندما يتعلق الامر بثنائي، الثقة تأخذ وقتاً
    Evet. Sıcak suyun akması biraz sürüyor. Bu yüzden en iyisi.. Open Subtitles نعم، المياه تأخذ وقتاً لتسخن، لذا فأفضل حل هو...
    -Elle karşılaştırma yapabilirim. Biraz zaman alır. Open Subtitles كل ما بوسعي هو مقارنة يدوية وسوف تأخذ وقتاً
    Yemeklere alışman biraz zaman alır ama bu güzel. Open Subtitles تأخذ وقتاً لتعتاد على الطعام هنا , لكنه جيد
    Bir sorun yok ki. Böyle şeyler zaman alır. Open Subtitles الأمر على ما يرام، هذه الأمور تأخذ وقتاً
    Anne daha ilk günüm. Bu işler zaman alır. Open Subtitles .أمي، هذا هو اليوم الأول الأشياء تأخذ وقتاً
    ROM'u yeniden başlatmak zaman alır. Lanet olası, hadi! Open Subtitles إنها تأخذ وقتاً لإعادة قراءة البطاقة
    Bunu kullanacağız. Acele ettirme. Bu iş zaman alır. Open Subtitles استخدم هذا , لا تستعجل انها تأخذ وقتاً
    Bu kadar büyüyebilmek bir kadın için epey zaman alır. Open Subtitles تأخذ وقتاً من الزمن لـ تنمو تلك العادة.
    Böyle şeyler zaman alır. Open Subtitles أشياء مثل هذه تأخذ وقتاً
    Böyle şeyler zaman alır. Open Subtitles هذه الأمور تأخذ وقتاً
    Ve evet, ona yeni şeyler öğretmek daha uzun zaman alıyor, doğru. Open Subtitles ونعم هي تأخذ وقتاً طويلاً هذا صحيح لكي تتعلم اشياء جديدة
    Biraz daha bekle. Bu işler zaman alıyor... Open Subtitles تصبرّي قليلاً، هذه الإجراءات تأخذ وقتاً
    Böyle şeyler zaman ister. Open Subtitles هذه الأمور تأخذ وقتاً , سنكتشف الأمر
    Evet. Sıcak suyun akması biraz sürüyor. Open Subtitles نعم، المياه تأخذ وقتاً لتسخن، لذا فأفضل حل هو...
    İyileşmen neden bu kadar uzun sürdü? Open Subtitles مالذي جعلك تأخذ وقتاً طويلاً لتسترد عافيتك؟
    Böylece LCD'deki görüntüyü tekrar ortaya çıkaracağız. Bu oldukça vakit alıyor. Open Subtitles حتى يتمكنوا من إعادة بناء شاشة القراءة انها تأخذ وقتاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more