"تأذّى" - Translation from Arabic to Turkish

• yaralandı
• Yaralanan
• yaralanmış
• Yaralı
• yaralandığını
• Onları hassas

Evet, ama çatışma duyduk. Kimse yaralandı mı?
نعم, ولكننا سمعنا اطلاق نار, هل تأذّى أحد ؟

Sadece gururum yaralandı. İyi nişancı değildim zaten.
تأذّى كبريائي فقط فلم أكن هدفاً سهلاً قطّ

Adamı kaybettik. Broadway'e kadar kovaladık. Yaralanan var mı?
هل تأذّى اية أحد؟

Yaralanan var mı?
هل تأذّى أحد؟ لا.

Bazıları yaralanmış. Çorba henüz hazır değil.
،لقد تأذّى أحدهم الحساء لم يجهز بعد

"Başka Yaralı var mı?" Tüm erkekler ise, istisnasız ilk olarak ne yapıyorlarmış dersiniz?
هل تأذّى أحد غيري؟" كل رجل, بدون إستثناء عندما تخبرهم بذلك.. ماهو أول شيء يقومون به ؟

Evin için bir hayvanın yaralandığını söyle ve hemen kapat.
قولي فقط إنّ حيواناً تأذّى في المنزل ثمّ أقفلي الخطّ

İşini yarımyamalak yapman yüzünden çok kötü bir şekilde yaralandı.
تأذّى بجسامة لأنّك أهملت ما فعلت يا صاح.

Denedim, çok zor. Arkadaşım yaralandı, itfaiyeciyi kaybettim.
تأذّى صديقي وفقدت الاطفائي

Ağabeyim çok kötü yaralandı.
أخي تأذّى بشدة.

İçlerinden biri çok kötü yaralandı.
أحد أصدقائي تأذّى بشدة

Herkes yaralandı mı?
هل تأذّى الجميع ؟

- Alex, Camaron yaralandı.
-أليكس) ، (كاميرون) ، قد تأذّى)

- Yaralanan ya da hastalık kapan var mı?
-هل تأذّى احد ؟ أو أُصيب بالعدوى ؟

Yaralanan var mı?
-هل تأذّى أحدٌ؟ -كلاّ

Yine de içlerinden biri yaralanmış gibi.
ولكن.. يبدو أن أحد الأطفال قد تأذّى

Şu mühendisin dediğine göre Turkey denerken yaralanmış.
لم يتمكنوا من عبور الجبال ذلك المهندس الخيالي قال بأن صاحب الشعر الأحمر (تركي) تأذّى وهو يحاول

Hayır,o daha önce felaket yaralanmış.
كلا، لقد تأذّى على نحو بالغ

Dinle, Danny, Yaralı var mı?
إسمع, (داني), هل تأذّى أحد ما؟ ! هل تأذّى أحد ما؟

- Yaralı olan ben değilim.
لستُ أنا من تأذّى

Bay Parmitt'in ciddi bir şekilde yaralandığını düşünüyoruz.
نفترض أنّ السيّد (بارمِت) تأذّى بشدّة.

Onları hassas vermeliyiz ve onlardan birisi değil.
يجب أن تعطيني إياها وإلا تأذّى أحدهم