Ne iyi ettin de "ayrı" kelimesini ekledin, yoksa yapışık ikiz sanardık. | Open Subtitles | من الافضل أن تضع كلمة منفصل لكي لانظن أنك تستمع مع تؤام |
Ne iyi ettin de "ayrı" kelimesini ekledin, yoksa yapışık ikiz sanardık. | Open Subtitles | من الافضل أن تضع كلمة منفصل لكي لانظن أنك تستمع مع تؤام |
Bana iki şey gösterdiğin zaman ikiz olacağı aklıma gelmedi. | Open Subtitles | عندما اريتينى شيئين لم تخطر على بالى كلمة تؤام |
Birleşme tuzağında ikizler veya yanlış kimlik tespiti yok mu? | Open Subtitles | "فخ ابائك" لا يوجد هناك تؤام متطابق او هوية مزيفة |
Onunla ilk ve tek buluşmamızda ruh ikizliğinden ve evlilikten bahsediyordu. | Open Subtitles | والأخير الأول موعدنا على عن يتكلم كان لقد الروح تؤام والزواج |
Annenin karnında öldürdüğün bir ikizin olduğundan şüpheleniyorum. | Open Subtitles | انا لست متأكد بالكامل من عدم وجود تؤام بالداخل قمت بطرده |
Tek yumurta ikizleri mi? Kitaplara ilişkin birşey yani. | Open Subtitles | اذاً تؤام متطابق هذه واحدة من أجل السجلات |
Sana söyleme sebebim de şu ikiz kardeşi var, tamam mı? | Open Subtitles | لما اخبرك هذا هي لديها اخت تؤام ، حسنا ؟ |
İkiz kardeş olduğumuz günü. | Open Subtitles | اليوم الذي انت وانا .اصبحنا به تؤام أشقاء |
Şu andan itibaren ikiniz kardeşsiniz. İkiz kardeş. | Open Subtitles | .من الان فصاعداً، انتم يا رفاق أشقاء، تؤام أشقاء |
– Şimdi düşündüm de ikiz oldukları için doğum günleri aynı olmalı. – Tabii ki. | Open Subtitles | .الان وأفكر بالأمر. عيد ميلادهم كان نفس اليوم لانهم كانوا تؤام .بالطبع |
Karım ikiz doğuruyor çünkü! | Open Subtitles | و زوجتي سوف تضع تؤام على حين غرة |
İkiz değiliz, kardeşimden 5 yaş daha büyüğüm. | Open Subtitles | لسنا تؤام, انا أكبر من أختى ب 5 سنوات |
Tabii ki ev sizin bir ikiz çocuğunuz var. | Open Subtitles | بالطبع منزل, سياج حماية, ولدان تؤام |
"herkes ikiz olsun", "elektrikli tuvalet." | Open Subtitles | اجعلي كل شخص تؤام او حمام اليكتروني |
Vay, ikiz, tebrik ederim. | Open Subtitles | كيف حال ابنتيك؟ يا للعجب تؤام تهاني |
Annesi uyuşturucudan içerdeyken ikizler doğurdu. | Open Subtitles | -أمه كان لديها تؤام لكنها كانت تبيع المخدرات |
- Beni otele götür. - Tanıdığım siyamlı ikizler var. | Open Subtitles | خذنى الى الفندق- أعرف اثنان تؤام سيامى- |
Bu ikisi ruh eşi ama henüz kadının bundan haberi yok. | Open Subtitles | نعم , أنهم تؤام الروح بـ استثناء انها ليست على علم بهذا |
Kötü kalpli bir ikizin olduğuna gerçekten inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | ان لك اخ تؤام شرير؟ انها الحقيقه |
Irkçılık yapan, artist kılıklı, sarhoş herife de söyledim bizler yapışık ikizleriz, Siyam ikizleri değiliz. | Open Subtitles | اخبرت فتى الأخوية العنصري السكران الغاضب ان التعبير الملائم هو تؤام ملتصق و ليس سياميين |
Bu adamlar birbirlerine kıçtan bağlı Siyam İkizi gibiydi. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال كانوا تؤام سيامي إنضما في النهاية |
Birşeyler yapmazsak bodrumda yaşayan ve meyve suyu diye yukarıya bağıran 50 yaşında ikizlerimiz olacak. | Open Subtitles | وإن لم نقم بشيء قريبا, سيكون لدينا تؤام بعمر 50 سنة يعيشون في القبو, يصرخون لإحضار العصير . |
– İkiz gibi. | Open Subtitles | – تؤام |