"تؤكّد" - Translation from Arabic to Turkish

    • onayladı
        
    • doğruladı
        
    • doğruluyor
        
    • teyit
        
    • inkâr da
        
    • onaylıyor
        
    Kaynaklarım burada saklandığını onayladı. Open Subtitles مصادري تؤكّد أنّه إختفى هنا
    Bir Argus dronu, Adrin Chase'in 09.00'da salona girdiğini onayladı. Open Subtitles طائرة آلية لـ (أرغوس) تؤكّد أن (أدريان تشايس) دخل صالة ألعاب الفيديو سائرًا في تمام الـ 9 م.
    Polis, çete bağlantılı... bazı iş yerlerinin soyulduğunu doğruladı. Open Subtitles لشرطة تؤكّد . أن مجموعة من العصابات التى تعمل بالسرقة
    Şerif'in zeki evi SARAH, Jo'nun tüm gece orada olduğunu doğruladı. Open Subtitles حارسة بيت الشريف الذكية ساره تؤكّد ان جو كانت هناك طوال اللّيل
    Bu gerçekten iyi bir haber. Sorunun güncelleştirmenin parçası olduğunu doğruluyor. Open Subtitles إنها بشرى سارة بالواقع، فهي تؤكّد أن المشكلة كانت جزءًا من التحديث.
    Uydular havada kuşların olduğunu teyit etti - birkaç füze fırlatılmış. Open Subtitles تؤكّد الأقمار الصناعيةأن هناك عددا من الصواريخ
    Komiser Laguerta, Mayan Kulüp'te yaşanan silahlı çatışmada Miami Metro'nun suçluluğunu kabul etmediği gibi, inkâr da etmiyor. Open Subtitles الملازم (لاغويرتا) لا تؤكّد ولا تنفي... "ملوميّة مديرية شرطة (ميامي) في تبادل النيران الأخير في ملهى (مايان)"
    Uçağın düşüş nedeninin açıklanması ve kurtarma operasyonunun başarısız olmasıyla yetkililer 324 yolcunun öldüğünü onaylıyor. Open Subtitles "مع إيجاد الطائرة واستبعاد مهمّة الانقاذ" "تؤكّد السلطات وفاة جميع الركّاب الـ324"
    Nautilus'un garsonu Brad'in hikayesini onayladı. Open Subtitles مضيفة في "نوتيلوس" تؤكّد قصّة (براد)
    Rich'in karısı partiden sonra doğruca eve gittiklerini onayladı. Open Subtitles إذن... زوجة (ريتش) تؤكّد أنّه بعد الحفلة ذهبا إلى البيت مباشرة
    Balistik, o gece Donny'de kullanılan silahın Max'in kendisi için kullandığı ile aynı olduğunu doğruladı. Open Subtitles المقذوفات. تؤكّد أنّ المُسدّس المُستخدم على (دوني) في المُتنزّه في تلك الليلة كان نفسه الذي إستخدمه (ماكس) على نفسه.
    Brooke'un kızkardeşi hikayeyi doğruladı. Open Subtitles شقيقة (بروك) تؤكّد قصتها وجدنا العشرات من الشهود تضع الأب (آرون)
    Kaynağımız Pope'un Jax'le buluştuğunu doğruladı. Open Subtitles مصادرنا تؤكّد أن (بوب) تقابل (مع (جاكس
    Test grubu B ile yapılan röportajlar deneklerin hepsinin bilinçlerinin iki hafta sonrasına gittiğini doğruluyor. Open Subtitles المقابلات السابقة من مجموعة الاختبار "ب" تؤكّد المشاريع التي أجريناها بشكل منتظم للأنتقال بالوعي إلى أسبوعين في المستقبل
    Test grubu B ile yapılan röportajlar deneklerin hepsinin bilinçlerinin iki hafta sonrasına gittiğini doğruluyor. Open Subtitles المقابلات السابقة من مجموعة الاختبار "ب" تؤكّد أن مشاريعنا التي أجريناها بشكل منتظم للأنتقال بالوعي إلى أسبوعين في المستقبل
    - Sizin de soruşturmanız bunu doğruluyor. Open Subtitles -و تحقيقكم تؤكّد ذلك
    Kaptan, Moskova deneme füzesini ateşleme iznini teyit etti. Open Subtitles الرّفيق الكابتن , موسكو تؤكّد إصدار سلطة اطلاق صاروخ الاختبار
    Komiser Laguerta, Mayan Kulüp'te yaşanan silahlı çatışmada Miami Metro'nun suçluluğunu kabul etmediği gibi, inkâr da etmiyor. Open Subtitles الملازم (لاغويرتا) لا تؤكّد ولا تنفي... "ملوميّة مديرية شرطة (ميامي) في تبادل النيران الأخير في ملهى (مايان)"
    Uçağın düşüş nedeninin açıklanması ve kurtarma operasyonunun başarısız olmasıyla yetkililer 324 yolcunun öldüğünü onaylıyor. Open Subtitles "مع إيجاد الطائرة واستبعاد مهمّة الانقاذ" "تؤكّد السلطات وفاة جميع الركّاب الـ324"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more