"تايس" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tess
        
    • Teis
        
    • Tice
        
    • Tyus
        
    • Ty
        
    Biz bunun dedikodudan başka bir şey olmadığını düşünüyorduk ki derken Tess 1905'te yayımlanan gözlerden uzak İspanyolca kitabı buldu. Open Subtitles إعتقدنا نّه كان خبر ثانوي مثير ..ولم نفكّرحقا بأكثرمنذلك. حتى وجدت تايس هذا الكتاب الإسباني ..الغامضة
    Tess, bu konuda kesin konuşmak çok zor. Open Subtitles أوه، يا الله، تايس. أعني، ذلك صعب جداً لكي أحدد ذلك.
    Biz bunun dedikodudan başka bir şey olmadığını düşünüyorduk ki derken Tess 1905'te yayımlanan gözlerden uzak İspanyolca kitabı buldu. Open Subtitles إعتقدنا نّه كان خبر ثانوي مثير ولم نفكّر حقا بأكثر من ذلك حتى وجدت تايس هذا الكتاب الإسباني الغامضة جداً المنشور في 1905م
    Teis, John ile yalnız konuşmak istiyorum. Beni dışarda bekle. Open Subtitles تايس) أريد أن أتحدث مع (جون) على انفراد) انتظرني بالخارج
    Koç Tice sahaya çiçekler koyabileceğimizi söyledi. Open Subtitles المدرب تايس يقول انه نستطيع وضع الزهور خارج الملعب للخدمة
    - Tess'e onu sevdiğimi söyle. Open Subtitles أخبر تايس أني أحبّها. حسناً.
    Yapma bunu, Tess. Open Subtitles لا تفعل هذا، تايس.
    Tess, bekle. Open Subtitles أوه، إنتظري، تايس.
    Bu Vangor aile mührü, Tess. Open Subtitles إنه شعار عائلة فانجر، تايس.
    Ne düşündüğünü biliyorum, Tess. Open Subtitles أعرف ما تظنين يا تايس.
    Hadi ama, Tess. Open Subtitles أوه، هيا، تايس.
    2 kere, Tess. Open Subtitles مرتان فقط، تايس.
    - Tess'e onu sevdiğimi söyle. Open Subtitles أخبر تايس أني أحبّها. حسناً.
    Yapma bunu, Tess. Open Subtitles لا تفعل هذا، تايس.
    Tess, bekle. Open Subtitles أوه، إنتظري، تايس.
    Uyan Teis! Open Subtitles -أفِق يا (تايس), أنا مؤمنة وأنت لستَ كذلك
    Teis'de gördüğün gibi zihniyle konuşarak büyüdü. Open Subtitles احضرنا (تايس) ليوبخنا فقط كما تسمعين الآن
    Ben sadece Teis ile yaşayacağım için öyle söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتهم ذلك حتى لا يكتشفوا (أنني سأنتقل للعيش مع (تايس
    Ne haltlar yediğini bilmiyorum Şerif ama o kişi kuzenim Tice idi. Open Subtitles لا أعرف ما هي لعبتك أيّها المأمور ولكن ذلك ابن عمي (تايس)
    Bu koç Tice. Open Subtitles هذا المدرب تايس
    Ne haltlar yediğini bilmiyorum Şerif ama o kişi kuzenim Tice idi. Open Subtitles لا أعرف ما هي لعبتك ولكن كان ذلك ابن عمي (تايس)
    - Evet, Tyus iyi. Open Subtitles -أجل، تايس بخير
    Bu yüzden neden biz şişkonun tehdit olmadığına emin olana kadar sen ve Ty, ona göz kulak olmuyorsunuz? Open Subtitles إذاً لماذا أنت و(تايس) لا تراقبانه حتى نعرف بالتأكيد ذلك السمين ليس تهديد؟ أجل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more