| aradığın Ateş Kaplumbağaları İmparator'un dermansızlık sorunu için kullanmıştık. | Open Subtitles | السلاحف النارية التي تبحثون عنها استخدمناها لمعالجة الإمبراطور الراحل |
| Büyük ihtimalle şu an aradığın kelime, | Open Subtitles | أظن، بأن الكلمة التي تبحثون عنها الآن هي |
| aradığınız çözüm olmayabilirim ama bir şey yapmalıyım. | Open Subtitles | ،هي، أعلم بأني لست الإجابة المناسبة التي تبحثون عنها . لكني أشعر بأن علي فعل شيء ما |
| Sizin onu aradığınızı biliyorum, ben de sizi takip ediyordum. | Open Subtitles | أعلم أنكم تبحثون عنها أيضًا لذا فقد تعقبتكِ |
| O halde neden hepiniz onu arıyorsunuz? | Open Subtitles | فلم تبحثون عنها ؟ |
| - İşbirliğimizin çıkarını düşünürsek ortağının arkadan bıçaklaması aslında aradığın cevabı bulmana ön ayak oldu. | Open Subtitles | إن شريككم يخونكم وهذا قادنا للاجابة التي تبحثون عنها |
| Danny'nin özgürlüğüne karşılık aradığın kokain sevkiyatı. | Open Subtitles | حرية (داني) مقابل تلك الشحنة من الكوكائين التي كنتم تبحثون عنها |
| aradığın kişi benim! | Open Subtitles | أنا التي تبحثون عنها! |
| Peşimdeler. - aradığınız çubuklar ellerinde. | Open Subtitles | ثمة أناسٌ يطاردوني ولديهم القصبات التي تبحثون عنها |
| aradığınız, nadir bulunan bir şişe. | Open Subtitles | تلك القنينة النادرة للشمبانيا التي تبحثون عنها. |
| Kızımı neden aradığınızı sorabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني ان اسأل لما تبحثون عنها ؟ |
| Onu aradığınızı biliyordu. | Open Subtitles | لقد عرف أنكم تبحثون عنها |
| Onu nerede arıyorsunuz? | Open Subtitles | -أين تبحثون عنها ؟ |