| Buralarda yok. Ev fiyatları onları uzakta tutuyor. | Open Subtitles | ليس قريباً من هنا فأسعار البيوت تبقيهم بعيدين |
| Onları hayatta tutuyor ama onları nasıl iyileştireceğini bilmiyor. | Open Subtitles | إنها تبقيهم أحياء و لكنها لا تعلم كيف تشفيهم |
| Barın arkasındayken, kocaman memeler müşteriyi burada tutuyor. | Open Subtitles | خلف الحانة الاثداء الكبيرة تبقيهم هنا |
| Onları burada tutman gerekiyordu. | Open Subtitles | كان من المفترض ان تبقيهم هنا |
| Ama anneleri onları dışarıda ve hareketli tutmaya çalışıyor. | Open Subtitles | و لكن علي أمهم أن تبقيهم نشطاء و في الخارج. |
| Ama anneleri onlari disarida ve hareketli tutmaya calisiyor. | Open Subtitles | و لكن علي أمهم أن تبقيهم نشطاء و في الخارج. |
| Neden? Tüm gün boyunca onları burda mı tutuyorsunuz? | Open Subtitles | هل تبقيهم هنا طوال اليوم؟ |
| Onları durağan tutuyor. Hayatta, sağlıklı, uyku halinde. | Open Subtitles | إنها تبقيهم أحياء وبخير لكن نائمين |
| Onları boyunduruk alında tutuyor. | Open Subtitles | لكى تبقيهم أحياء |
| Diğer gölgeler onları dışarıda tutuyor! | Open Subtitles | الظلال الأخرى تبقيهم خارجا ً |
| Arlene işini hallederken Portia onları meşgul tutuyor. | Open Subtitles | إن (بورشيا) تبقيهم منشغلين، بينما تفعل (آرلين) ما تفعله. |
| Karakterlerinizi çalmaya çalışmıyorum. Onları kaptın. Benden uzak tutmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | أنت إنتزعتهم خارجين من كتابي, و أنت الآن تحاول أن تبقيهم بعيداً مني |
| Onları bu şekilde dışarıda tutmaya devam mı edeceğiz? | Open Subtitles | هل سوف تبقيهم في الخارج هكذا ؟ |
| Senin şu tüm olayın, insanları çekiyor ama onları etrafında tutmaya yetmeyecek. | Open Subtitles | - كلا - شخصيتك، تجذب الناس لكنها لا تبقيهم حولك |
| Bunları nasıl buraya yapışık tutuyorsunuz? | Open Subtitles | كيف تبقيهم ملتصقين في الداخل؟ |
| Ya Rathtarlar ne olacak? Nerede tutuyorsunuz onları? | Open Subtitles | ماذا عن الـ( راثترز ) ، أين تبقيهم ؟ |