Dün dekoltesine bakarken yakaladığı için mi benden kaçıyor? O bir kazaydı. | Open Subtitles | اذا كانت تتجنبني لانها أمسكت بي و أنا أنظر الي أسفل قميصها أمس؟ |
benden kaçıyor musun? | Open Subtitles | هل أنت تتجنبني ؟ على الإطلاق لا |
İkinizin takıldığınızı, bu yüzden benden kaçtığını düşünüyordum ben de. | Open Subtitles | فكرت انكما تعلقتما ببعضكما وهي كانت تتجنبني |
Ama yardım etmek istedikçe benden kaçıyorsun. | Open Subtitles | ولكنك كنت تتجنبني منذ الحفل الخيري. |
Adliyede beni görmezden geliyorsun, aramalarıma cevap vermiyorsun. | Open Subtitles | تتجنبني في المحكمة تتهرب من مكالماتي |
Koç, benden kaçıyor. İşte koçun yaptığı bu. | Open Subtitles | المدربه تتجنبني هذا ماتفعله المدربه |
Prem abi, benden kaçıyor musun? | Open Subtitles | اخي بريم, هل تتجنبني |
Odanın altını üstüne getirmiş. Roma'ya geldiğimizden beri, bir süredir Eleni benden kaçıyor. | Open Subtitles | منذ أن جئنا إلى روما، و (هيلين) تتجنبني. |
Çok isterdim, ama benden kaçıyor. | Open Subtitles | كم أود هذا , لكنها تتجنبني |
Benden kaçtığını biliyorum. | Open Subtitles | انظر, انا أعلم أنك كنت تتجنبني |
Seni tanımasam, benden kaçtığını düşüneceğim. | Open Subtitles | إن لم أكن أعرفك جيداً لظننت أن تتجنبني |
Benden kaçtığını düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | لقد بدأت بالاعتقاد أنك تتجنبني. |
Günlerdir benden kaçıyorsun. | Open Subtitles | لقد كنت تتجنبني طوال الاسبوع |
David, neden benden kaçıyorsun? | Open Subtitles | ديفيد, لما انت تتجنبني ؟ |
Evdeyken beni görmezden geliyorsun. | Open Subtitles | عندما تأتي الى المنزل، تتجنبني |
Beni Eddie yüzünden geçiştiriyor olabilirsin diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | أنا أعلم (ظننت أنك ربما تتجنبني بسبب (ايدي |
Beni geçiştirebilirsin ama en azından ismimi doğru kullanıp yap, ki o da 'Anne'. | Open Subtitles | عزيزي، إن كنت تحاول أن تتجنبني" ."فعلى الأقل أن تناديني باسمي الصحيح، وهو "أمي |
Haftalardır benden kaçınıyorsun, arabama binmiyorsun. | Open Subtitles | ، تتجنبني منذ أسابيع لا تود الركوب معي بسيارتي ما هى مُشكلتك ؟ |
Rahatsız ettiğim için özür dilerim; ama bir süredir benden uzaklaştığını fark ettim ve nedenini merak ediyorum. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك، لكنني أعلم بأنك تتجنبني وأنا أتساءل عن السبب. |
Ama bunu zaten biliyorsun, çünkü bu çağrıyı iptal ettin ve beni atlatmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | مرحباً "جيسي"، انني "بيتي" لكنك تعلم بالفعل لأنك شاهدت المكالمة في الشاشة وانت تتجنبني |
Sayın başkan, bu üçüncü mesajım, benden kaçmaya başladığınızı düşünmeye başlıyorum artık. | Open Subtitles | سيّدي العُمدة، هذا بريدي الصوتي الثالث، لذا بدأتُ أعتقد أنّك تتجنبني. |
Pekala, dinle eğer benden uzak durmanın nedeni buysa, sorun değil. | Open Subtitles | حسناً , أصغي , إذا كان ثمّة سبب حملكِ على أن تتجنبني , لا بأس |