"تتدرب" - Translation from Arabic to Turkish

    • pratik
        
    • eğitim
        
    • çalışıyor
        
    • antrenman
        
    • çalışıyorsun
        
    • prova
        
    • egzersiz
        
    • antreman
        
    • idman
        
    • spor
        
    • eğitimi
        
    • çalıştın
        
    • çalışman
        
    • çalışmalısın
        
    • çalışması
        
    - Ama tabii, pratik gerek. - Öyledir herhalde. Open Subtitles يجب ان تتدرب عليها كثيرا يمكننى تخيل أننى يمكننى
    Avukat olmak yalan söylemek için daha iyi bir eğitim. Open Subtitles أود القول لتكون محامياً، ربما يستحسن أن تتدرب على الكذب.
    Elyka Venezuela'daki ulusal uydu programında uydu mühendisi olarak çalışıyor. TED إليكا تتدرب كمهندسة أقمار صناعية كجزء من البرنامج الوطني للأقمار الصناعية في فنزويلا.
    İkinci grup... sadece atışı düşledi... ve üçüncü hiç antrenman yapmadı. Open Subtitles تتدرب المجموعة الثانية فقط من خلال التخيل وثالث مجموعة لا تتدرب مطلقا
    Sen jimnastik çalışıyorsun. Ben her şeyle çalışıyorum. Open Subtitles انت تتدرب على رياضة الجمباز وانا اتدرب على كل شيء
    Tüm gün çevrede dolaşır, prova yapardı. Open Subtitles كانت تمشي طوال اليوم وهي تتدرب على ذلك الدور ..
    Çok yavaşsın, ihtiyar. - Nerede egzersiz yapıyorsun, fırında mı? Open Subtitles بطئ جدا أيها المسن هل تتدرب في المستشفى ؟
    Sadece spor salonuna gidip antreman yapmak ve ağırlık kaldırmak yeterli değildir. Open Subtitles لا يكفي أن تذهب للنادي و فقط تتدرب ، و ترفع الأوزان
    Sana kaç kere bu saçma boksun idman olmadığını söyledim! Open Subtitles كم مرّة قلت لك أن لا تتدرب علي هذه الملاكمة ؟
    pratik yapıp, yoğun trafikte asla denememelisin. Open Subtitles أتعتقد أنه أمر سهل؟ عليك أن تتدرب كثيراً وألا تفعل هذا في السير المزدحم
    pratik yapıp, yoğun trafikte asla denememelisin. Open Subtitles أتعتقد أنه أمر سهل؟ عليك أن تتدرب كثيراً وألا تفعل هذا في السير المزدحم
    - Sonuçta evet biraz pratik yapman gerekiyor. Open Subtitles في النهاية، لكن يجب أن تتدرب بالمنزل، حسناً؟
    Ama önce, Rocky, buzdolabında eğitim yapmaya nasıl başladın? Open Subtitles لكن اولا ياروكى.. كيف يمكنك ان تتدرب فى ثلاجة؟
    Demek ülkeyi terk edip... sürgünde ANC'den eğitim alıp... terörist olarak geri döndün. Open Subtitles حسنا, انت تغادر البلاد تتدرب في المنفى بالمؤتمر الوطني الأفريقي تعود كارهابي
    Kızlar çok çalışıyor, ve okul başkanları da hayatının rolüne hazırlanıyor. Open Subtitles الفتيات يعملن بجد ومديرة مدرستهن تتدرب على دور العمر
    Ve zihinlerinde antrenman yapanların... gerçek antrenman yapanlar gibi yüzde otuz başardıklarını... Open Subtitles وهم وجدوا فقط المجموعة الوحيدة التي تتدرب فقط في رؤوسهم عدل وثلاثون بالمئة
    O zaman neden cenaze levazımatçısı olmaya çalışıyorsun? Open Subtitles إذا لماذا تتدرب على أن تصبح محنطًا هناك؟
    prova yapmalıyız gelecek hafta programın olmasın. Open Subtitles ، بما أنك يجب أن تتدرب على الغناء أترك جدولك الزمني للأسبوع القادم فارغاً
    Burada bedava egzersiz yapabileceğin avluları olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles أتعلم أنَّ لديهم فناء هنا؟ حيث يمكنكَ أن تتدرب بالمجان؟
    Nasıl işlediği hakkında bilgim var, savaşmak için antreman yapıyorsun... farklı gerçeklikler, sizin yaşlı tanrılarınız. Open Subtitles إني إعرف كيف تسير الأمور تتدرب لتقاتل عوالم اخرى، وآلهتك الكبيرة
    Dün gece nerede olduğunu sorduklarında burada idman yaptığını söyle. Open Subtitles عندما يسألونك أين كنت ليلة أمس أخبرهم أنك كنت تتدرب هنا
    Doktor olabilmek için, kâtiplik eğitimi aldı ve Yaşam Evi olan Per Ankh'ta saklanan tıbbi papirüsler üzerinde çalıştı. TED لكي تصبح طبيبة، كان عليها أن تتدرب كناسخة وتدرس أوراق البُردى الطبيّة المحفوظة في بير عنخ، بيت الحياة.
    Sıkı çalıştın. Open Subtitles انت تتدرب جيدا.
    Diyorum sana, bekentine çalışman lazım dostum. Open Subtitles انا اخبرك عليك ان تتدرب على ضربات يدك الخلفية
    İşte olmasan bile, çalışmalısın. İş dışı saatlerde çalışmalısın, Open Subtitles عليك أن تتدرب عليها حتى لو لم تكن بمكان التدريب
    Alışmak için neden birkaç imza çalışması yapmıyorsun? Open Subtitles لماذا لا تتدرب على التوقيع؟ اريد منك كتابة أجملهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more