"تتصرفين مثل" - Translation from Arabic to Turkish

• gibi davranıyorsun
• gibi davranmıyorsun

Bana kalırsa sen bir esas kızsın. Ama nedense, en iyi arkadaş gibi davranıyorsun. Çok haklısın.
أنا يمكنني أن أخبركِ أنكِ سيدة بارزة و لكن لسبب ما أنك تتصرفين مثل صديق عزيز

Sen belediye başkanısın ama çocuk gibi davranıyorsun.
من المفروض أن تصبحي عمدة المدينة أنتِ تتصرفين مثل الأطفال

Annemizin öldüğünü öğrendiğimizdeki gibi davranıyorsun.
أنتِ تتصرفين مثل اليوم الذي اكتشفنا فيه أن والدتنا توفت

Öyle birisi gibi durmuyorsun. Öyle birisi gibi davranmıyorsun. Ben de sana öyle birisiymişsin gibi davranmadım.
أنت لا تبدين أو تتصرفين مثل شخص آخر أنا لم أعاملك مثل أي شخص آخر

Çocuk gibi davranmıyorsun ama.
لا تتصرفين مثل الأطفال

- Korkuyorsan eve dön. Valla gittikçe daha fazla kız gibi davranıyorsun.
"أقسم لكِ "سكاويت تتصرفين مثل فتاة صغيرة طوال الوقت

Ruh hastası bir orospu gibi davranıyorsun. Ruh hastası bir orospu gibi davranıyorsun.
أنتِ تتصرفين مثل عاهرة مجنونة - أنتِ تتصرفين مثل عاهرة مجنونة -

Hiç olmamış gibi davranıyorsun. Mükemmel hayatının filminde oynuyor gibisin.
انتِ تتصرفين مثل تلك الأفلام المثالية

Çünkü tam bir psikopat gibi davranıyorsun.
لأنك كنت تتصرفين مثل المختلّة علياً

- Alacakaranlık'taki Bella gibi davranıyorsun.
- انتي تتصرفين مثل بيلا , في توايلايت - ربما

"Ahmak gibi davranıyorsun, tam da annen gibi!"
"تتصرفين مثل الحمقاء, تماماً مثل والدتك!"

Sürtük bir ergenmiş gibi davranıyorsun.
أنتي تتصرفين مثل المراهقة العاهرة

O hâlde neden ben işgüzar biriymişim gibi davranıyorsun?
لماذا تتصرفين مثل أنا شخص مشغول

Onlara, onların şık bir mekanda nasıl davranması gerektiğini bilmiyorlarmış gibi davranıyorsun.
أنتِ تتصرفين مثل أنهم لا يعرفون كيف يتصرفون فى مكان فاخر !

Neden anan gibi davranıyorsun kaltak?
لماذا تتصرفين مثل أمك؟

Kıskanç bir sevgili gibi davranıyorsun.
تتصرفين مثل فتاة غيورة.

Clarke, az önce dünyayı kurtarmış biri gibi davranmıyorsun.
(كلارك)، أنتِ لا تتصرفين مثل شخص أنقذ العالم للتو!