"تتعاون معنا" - Translation from Arabic to Turkish

• bizimle işbirliği
• İş birliği
• bizle işbirliği
• Bizimle iş
• İşbirliği yapman

Eğer bizimle işbirliği yapmazsan inan bana, hapis cezasının yanı sıra, ölüm cezası da alacaksın.
.. إذا لم تتعاون معنا صدقنى , لن تذهب إلى السجن فقط بل وسيحكم عليك بعقوبة الإعدام أيضاً

Ya bizimle işbirliği yaparsın ya da pislik silah satıcısı arkadaşını korursun.
حسنا؟ يمكنك ان تتعاون معنا او يمكنك ان تحمي صديقك القذر تاجر المسدسات

Sana yardım edebiliriz ama bizimle işbirliği yapmalısın.
إنّ بإمكاننا مُساعدتك. لكن يجب أن تتعاون معنا.

Yani, eğer şimdi iş birliği yapmazsanız seni tek başına bırakacağım.
فأذا لم تتعاون معنا الان سألقى بك فى السجن الانفرادى

Bizimle iş birliği yapmaya yanaşmıyorsun o yüzden aileni öldürenleri bulmama yardım etmişim veya etmemişim fark etmez çünkü asla adalet bulamayacaksın.
إن لم تتعاون معنا فلن يهم إن ساعدتك لمعرفة قاتل عائلتك. لأنكَ لن ترى العدالة تأخذ مجراها أبدًا.

Yine de eğer bizle işbirliği yapmazsan herhangi bir savcı senin suçlu olduğunu düşünecektir.
لكن إذا لم تتعاون معنا اي مدعي عام سيعتقد أنكَ قتلتها

Dün gece Bizimle iş yapmamaya kesin kararlıydınız.
الليلة الماضية رفضت بشكل تام أن تتعاون معنا

İşbirliği yapman ve elektrikli sandalyeden kurtulman için bir şans veriyorum.
انا اعطيك فرصة اخرى لكي تتعاون معنا وتجنب نفسك من ان توضع على الكرسي الكهربائي

bizimle işbirliği yapmanın zamanı geldi, Lincoln.
أنت تحتاج أنت تتعاون معنا , لينكولن

Artık bizimle işbirliği falan da yapmaz.
إنها لن تتعاون معنا أبدا ً بعد الآن

- Tek yapmam gereken, bizimle işbirliği yaptığını söyleyip, seni salı vermek.
-لا يُمكنكِ أن تلمسيني . جلّ ما عليّ فعله هو أن أقول أنّك تتعاون معنا وأسمح لك بالخروج من هذا الباب.

Bence bizimle işbirliği yapmanız akıllıca bir hamle olur ne kadar erken o kadar iyi.
أظن أنها ستكون فكرة جيدة، أن تتعاون معنا .. في أقرب وقت...

bizimle işbirliği yapmazsan,
إذا لم تتعاون معنا الآن

Ama bizimle işbirliği yapmalısın.
لكن يجب ان تتعاون معنا

İş birliği yapmazsan hapisteki kalan zamanının cehenneme dönüşünü.
بقية فترة سجنك ستتحول إلى عذاب إذا لم تتعاون معنا

İş birliği yapmayacağını açıkça gösterdi.
لقد وضحت الأمر بشكل مُباشر أنها لن تتعاون معنا

Bay Bunting, bizle eksiksiz bir iş birliği yapmazsanız bir saat içinde CBI'nın bilgisayar suçları birimini buraya getireceğim.
سيّد (بانتينغ)، إما أن تتعاون معنا بشكل كامل أو سأطلب من وحدة جرائم الحواسيب إقتحام هذا المكتب خلال ساعة

Bu yüzden karına iş birliği yapmasını söyleyeceksin.
لذا عليك ان تدع زوجتك تتعاون معنا

Tek kalan seçeneğin öyle veya böyle bizle işbirliği yapacak olman.
الخيار الوحيد الذي تملكه سواء أردته أم لا، هو أن تتعاون معنا

İşbirliği yapman senin yararına. Vaktimizi harcadık ve...
ربما مِن الأفضل لك أن تتعاون معنا سنقطع شوطاً طويلاً...