"تتعلّم" - Translation from Arabic to Turkish

• öğrenmek
• öğreniyor
• öğrenmelisin
• öğreniyorsun
• öğrenmedin
• öğrenmen
• öğrendin
• öğrenebilirsin
• ders
• öğrenirsin
• öğren
• öğrenmeli
• öğreneceksin
• öğrenemeyeceksin
• öğrenecek

İnsan olmak öğrenmek demektir. Bir medeniyetin parçası olmak da bilgiyi paylaşmak demektir.
ولكي تصبح إنسانًا يعني أن تتعلّم. و لكي تكون جزءًا من الحضارة، يعني أن تشارك المعرفة.

Tarihimizi öğreniyor, kaçırdığı son 5000 yılı.
تتعلّم تأريخنا السنوات الـ50,00 الأخيرة التي فاتتها

Daha doğrudan ateş etmeyi ya da daha hızlı kaçmayı öğrenmelisin.
حسناً، عليك أن تتعلّم أن تطلق مباشرة أو تحني رأسك سريعاً.

Ama bir süre sonra, insanların sana taktıkları isimlere aldırmayıp kendine güvenmeyi öğreniyorsun.
لكن بعد ذلك، تتعلّم كيف تتجاهل الألقاب التي ينعتونك بها وتثق بشخصك الحقيقيّ

Son dövüşümüzden hiçbir şey öğrenmedin mi?
ألم تتعلّم شيئًا من جولتنا الأخيرة؟ لا أظنّك تعلّمت.

Hareket etmeden düşünmeyi öğrenmen lazım.
يجب أن تتعلّم أن تفكّر قبل أن تصنع شيئاً

KGB'yle olan geçmişini yeni öğrendin.
أنت لم تتعلّم حول تأريخها حتى فترة قريبة.

Belki hoşlandığın biriyle görüşürsün. Kendin hakkında bir şeyler öğrenebilirsin.
قد تلتقي شخصاً تحبّه، قد تتعلّم شيئاً عن نفسكَ

Demek birkaç numara öğrenmek istiyorsun, sana birkaç numara öğreteceğim.
إذن، تريد أن تتعلّم بعض الحيل سأقوم بتعليمك..

Elbette istemezsin. Sen bir erkeksin. Burdaki asıl nokta; bir şekilde öğrenmek zorunda olduğun.
بالتّأكيد لا ، أنت رجل، مُرادي هو أنت يجب أن تتعلّم

Eski çalışmalarına döndü. İtalyanca öğreniyor, şehirdeki dairesini düzenliyor...
عادت إلى خدعها القديمة تتعلّم الإيطالية جددت شقّتها في المدينة

Sen de yattığın kızlara daha iyi davranmayı öğrenmelisin belki de.
وربّما عليك أن تتعلّم كيف تعامل الفتيات اللواتي تضاجعهنّ بطريقة أفضل

Yaşlandığında, sabırlı olmayı öğreniyorsun.
،أتعرف، عندما تكون كبيراً فأنت تتعلّم أن تكون صبوراً

Benim için çalışırken birşeyler öğrenmedin mi ?
ألم تتعلّم أي شيء من عملك معي؟

Kadınlar hakkında öğrenmen gereken çok şey var.
عليك أن تتعلّم الكثير عن النساء بعض المراجعين قالوا ذلك

- Tad'i susatıyorsun. - Bunu nerede öğrendin?
أنت تجعلين تاد الكبير عطشانا هل تريد ان تتعلّم ذلك؟

Yazılım hakkında istediğini öğrenebilirsin, hepsi bu.
يمكن أن تتعلّم من خلالها كلّ شيء عن البرنامج . يمكن أن تأخذها

Hem katil hem de baba olamazsın. Hiç ders almadın mı?
لا يمكنكَ أن تكون قاتلاً وأباً، ألم تتعلّم شيئاً؟

Ordada bi astronot nasıl olunur öğrenirsin.
حتى يُمكنك أن تتعلّم أن تكون رائد فضاء

İş hayatında, normal hayatında en çok, güvenilir bir adamın hakkını vermeyi öğren.
في الأعمال و في الحياة ما تتعلّم تقديره أكثر هو الرجل الجدير بالثقة

Bununla nasıl başa çıkacağını kendi başına öğrenmeli.
هي يجب أن تتعلّم لنفسها كيفية الحصول على فوقه. دعى بكائها

Yaşamını onlarsız sürdürmeyi öğrenmelisin ve öğreneceksin de.
عليك أن تتعلّم في حياتك، وستتعلّم أن تمضي قدماً بدونهم

Bilmeni istemediğim hiçbir şey öğrenemeyeceksin.
أنت لن تتعلّم أيّ شيء أنا لا أريدك أن تعرف

kurulda olacak ve ipleri kontrol etmeyi öğrenecek ve sende onun koltuğunu sıcak tutacaksın.
ستكون في المجلس، تتعلّم الحيّل، و أنت ستبقي كرسيّها دافئًا