Denetleme amacıyla duyuru yapmadan uğrarsam, sakın şaşırma. | Open Subtitles | لا تتفاجئ سأستدعيك من وقت لآخر لتفقد أحوالك |
Artık harika bir ev sahibi olduğunu da bildiğime göre, bir daha uğrarsam hiç şaşırma. | Open Subtitles | الآن، بما أني أ عرف أن لديك مثل هذا المضيف الرائع لا تتفاجئ إذا حضرت الى هنا قريباً |
- Kaç silah tasarımcısının intihar ettiğini bilsen şaşarsın. | Open Subtitles | قد تتفاجئ من عدد مصمّمي الأسلحة الذين ينتحرون |
Dünyayı değiştirmek için iki şey gerekir ve kaç kişinin güzel fikirleri olduğunu bilsen şaşarsın. | Open Subtitles | يحتاج شيئان لتغيير العالم و سوف تتفاجئ كم أن الناس يملكون افكار جيدة |
Bir kız arabana gelinliğiyle atlamışken evlenmek istediğini duyunca şaşırmış gibi yapamazsın. | Open Subtitles | عندما تركب سيارتك فتاة بفستان زفاف لا يمكنك ان تتفاجئ لإكتشافك انها تريد أن تتزوج |
şaşıracaksın ama aslında ben Makedon'um. | Open Subtitles | قد تتفاجئ إن علمت بأن موطني الأصلي هو مقدونيا |
Açık arttırmanı Almanların kazanmasına şaşırmadın mı? | Open Subtitles | لم تتفاجئ عندما فاز الألمان بالمزاد؟ |
İzci'lerle ne kadar ortak yönümüz olduğunu bilseniz şaşırırsınız. | Open Subtitles | سوف تتفاجئ بمقدار الأشياء المشتركة بيننا مع فتيان الكشافة |
Ama bizi tanımıyormuş gibi davranırsa lütfen şaşırma. | Open Subtitles | نعم ، لكن لا تتفاجئ لو تظاهرت أنها لا تعرفنا |
Bulursan ve hakkımızda konuşmaya kalkarsan sana siktiri çektiğinde sakın şaşırma. | Open Subtitles | إذا نجحت بذلك، وأخبرتها بأنك تبحث عنها بطلب منّا فلا تتفاجئ إذا طلبت منها أن تغرب عن وجهها |
Sadece şaşırma diye söylüyorum, olurda kızgın bir eski sevgili ve bir kanguru dövmesiyle ortada kalırsan diye. | Open Subtitles | فقط لا تتفاجئ اذا انتهى بك الأمر وصديقتك السابقة غاضبة ووشم على هيئة كانجارو |
şaşırma. Uzun zamandır biliyordun. | Open Subtitles | لا تتفاجئ للغاية لقد علمت لبعض الوقت |
Onun gibi bir adamın ameliyat olması gerektiğinde hastanedeki boş yerlerin ne kadar hızlı dolduğuna şaşarsın. | Open Subtitles | سوف تتفاجئ كيف تمضي الأشياء سريعاً عندما يحتاج شخصاً مثله إلى جراحة |
- Eminim öyledir. Bunu ne kadar çok duyduğumu bilsen şaşarsın. | Open Subtitles | أجل، أظن إنه كذلك، أتعلم، سوف تتفاجئ كم مرة اسمع هذا الشيء. |
Kaç kişinin şifresini unuttuğunu bilsen şaşarsın. | Open Subtitles | قد تتفاجئ كم شخص ينسى كلمة مروره |
şaşırmış olabilirsin. Son zamanlarda biraz kalabalıklaştı. | Open Subtitles | قد تتفاجئ ، إنه يمتلئ بالناس أحياناً |
Bu kadar şaşırmış gibi konuşma. İkimiz beraber hep iyiydik. | Open Subtitles | لا تتفاجئ فلطالما كنا جيدون سويا |
Tanıyacağın yüzlerin sayısına şaşıracaksın. | Open Subtitles | سوف تتفاجئ بعدد الوجوه التي ستميزها |
şaşıracaksın. | Open Subtitles | بعد ان ترى هذه المشاهد سوف تتفاجئ |
Bunlara şaşırmadın mı? | Open Subtitles | لا تتفاجئ بأى من هذا |