"تجريبيّة" - Translation from Arabic to Turkish

• deneysel
• prova
• koşusu

Bu bilim insanları, evrenimizin bir simülasyon olup olmadığını anlamak için deneysel testler hakkında düşünmeye başladılar.
لقد بدأ هؤلاء العلماء بالنظر إلى اختبارات تجريبيّة لاستخلاص ما إذا كان الكون هو مجرد محاكـاة.

Askeriye bu pilotların deneysel uçaklarla uçmanın getirdiği riskleri kabul ettiklerini söylüyor.
يقول الجيش أنّ هؤلاء الطيّارين قبلوا المخاطرة بقيادة طائرات تجريبيّة

Ulaşabildiğim birkaç tane deneysel tedavi protokolleri var yine de bazıları çok fazla ilerlemiş onlar için tek yapabileceğim acılarını gidermek fakat içlerinden en az sekiz tanesini kurtarabileceğime inanıyorum.
إستطعت الحصول على أساليب علاج تجريبيّة لا أستطيع سوى تسكين الآلام عند البعض لكنني سأنقذ ثمانية منهم على الأقل

Bu sadece prova. Daha bir sürü prova yapacağız.
حسناً , هذه مجرّد عمليّة تجريبيّة , و هي الأولى من الكثير من العمليّات التجريبيّة

Yarın prova yapmaktan bahsediyor, vakit kalmadı.
"يتحدّث عن عمليّة تجريبيّة غدًا طفح الكيل"

Sen de bunu kendin için bir deneme koşusu olarak düşünebilirsin.
ربّما قد ترغب أن تفكّر أنّها فترة تجريبيّة لك أيضاً.

Tamam, derin beyin stimülasyonu son derece deneysel bir şeydir .
عمليّة تحفيز الدماغ هي عمليّة تجريبيّة كأقصى حد

Tabii şerif garip ve ne olacağı belirsiz bir güç içeren deneysel bir çalışmanın kobayı olmak isterse engel olmak bana düşmez.
لكن أيّها المأمورة إن شئت الغدوّ فأر تجارب في دراسة تجريبيّة تنطوي على سحر مريب غير متوقّعة نتائجة فهيهات أن أمنعك.

- Evet, ve çok tehlikeli bir deneysel donanımı çaldı.
نعم، ولقد سرق قطعة سيئة جداً لآلة تجريبيّة.

Demek istediğim, bu resmin olduğu hikaye, benim... hiç yazma fırsatı bulamadığım başka bir kitap için yaptığım küçük deneysel bir yazıdan.
أعني القصّة المرافقة لهذا الرسم مِنْ... كتابة تجريبيّة لأجل كتاب آخر لمْ تسنح لي الفرصة لكتابته

- deneysel bir yöntem ama hamileliğin devam etmesini istiyorsak--
ــ إنها عمليّة تجريبيّة ... لكن لو أردنا أن نطيل أمد هذا الحمل

- Rick, prova yapacaktık güya.
-ريك)، تلك تعيّن أن تكون عمليّة تجريبيّة) .

Evet, bir anlamda deneme koşusu.
إنّها مثل... فترة تجريبيّة.