Kıpırdama Polis, ve bunun gibi laflar.. | Open Subtitles | تجميد. الشرطة. كل الاشياء. |
Ve dünyayı dondurmak istiyordum, böylece bu anı bir hafta yaşayabilirdim. | Open Subtitles | وأردت تجميد العالم لكى يمكننى أن أعيش تلك اللحظة لمدة أسبوع |
Cehennemin buz tutmasıyla ilgili hiçbir şey görmüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَرى أيّ شئَ هنا حول تجميد الجحيمِ إنتهى. |
Kımıldama! | Open Subtitles | تجميد! |
Bu hanım dondurulmuş. 12 saat öncesine kadar buzda tutulmuş. | Open Subtitles | تم تجميد هذه السيدة أبقيت مجمدة حتى قبل 12 ساعة تقريباً |
Donmuş Çoğalıcı planınız pek yürümedi ha? | Open Subtitles | لذا أعتقد أن خطة تجميد الريبليكيتورز لم تنجح ؟ |
Bir projede, kadavralar yani cansız bedenler, donduruldu ve ipince diskler halinde kesildi. | TED | في مشروع واحد تم تجميد الجثث أو الأجساد الميتة ثم تقطيعها إلى شرائح اسطوانية رقيقة |
Kıpırdama, serseri, Kıpırdama! | Open Subtitles | التجميد، شرير، تجميد! |
Kıpırdama! | Open Subtitles | سونيا! - تجميد! |
Kıpırdama! | Open Subtitles | [هتافات] تجميد. |
İnsan dondurmak için bilmek istediğiniz herşey. | Open Subtitles | كل شىء ستريد معرفته عن تجميد شخصاً ما سوف تجده هنا |
Florence ve çocukları içine hapsetmek ve güneşi dondurmak isteyen bir manyağın kaçmasını sağlamak dışında mı? | Open Subtitles | و حبس فلورينس والأطفال والتسبب في هروب معتوه ينوي تجميد الشمس |
Bu tesis, Skywalker'ı İmparator'a götürmeden önce dondurmak için yeterli. | Open Subtitles | هذه وسيلة تعذيب رائعة تجميد سكايووكر في رحلته للامبراطور |
Belki de ceketini kaybettiği yerde olmuştur. Burası buz gibi. | Open Subtitles | ربما هذا هو المكان الذي فقدت سترته . ذلك هو تجميد هنا. |
Bir dahaki sefere birine "Bay buz"luk yapmaya karar verirseniz...(*) ...arkanızı iyice temizlemeniz gerek. Lavaboda sizin kaplarınızı bulduk. | Open Subtitles | في المرّة القادمة التي تقرّر فيها تجميد شخص ما، فإنّ عليك التنظيف خلف نفسك. |
Kımıldama! | Open Subtitles | تجميد! |
- Kımıldama! | Open Subtitles | - تجميد! |
Kurban, dondurulmuş, parçalanmış ve ağaç öğütücüsüne atılmış. | Open Subtitles | لقد تم تجميد الجثة و تقطيع أوصالها و مُررت من خلال قطاعة الخشب |
Mikroçip bir nötr elektron kabuğun içinde dondurulmuş olacak. | Open Subtitles | سيتم تجميد الرقائق الدقيقة و تعبئتها في مغلف من الإلكترونات المحايدة |
Bütün vücudu Donmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن كامل جسمه تم تجميد حتى النخاع. |
O yüzden hormon almaya başladım ve yumurtalarımı dondurmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | لقد بدأت في اتخاذ الهرمونات والآن أنا على النظر في الواقع تجميد بيض بلدي. |
♪ 1 mayısta başlıyor, artık buradan otobüs geçmeyecek ♪ ♪ Güneşin paketlendi, Güneşin dondu ♪ ♪ Bu uzun sürecek ♪ | Open Subtitles | ♪ ابتداء من 1 مايو، لن حافلة تذهب هنا بعد الآن ♪ ♪ حزمة شمسكم، تجميد ♪ شمسكم ♪ انها سوف تبقى لفترة أطول ♪ |
Yani dünyanın en soğuk bölgesinde bir buzdolabının içinde çalışıyorlar. | TED | والعمل في ابرد منطقة في الارض يشابه العمل في براد تجميد |
Yere iner inmez tutukla beni, fonları dondur.Gönder gitsin. | Open Subtitles | عندما نهبط اعتقلني, وتستطيع تجميد الحساب.و نقل الأموال. |
dondurucu soğuğa yakalandı. | Open Subtitles | انها مجمده فى غرفه تجميد الاحياء |
Spermi dondurabilir, yumurtaları dondurabilir, döllenmiş yumurtaları dondurabilirsiniz. | TED | اذاً أصبح بإمكاننا تجميد النطاف و تجميد البيوض و كذلك تجميد البيوض الملقحة |
Sizin zamanınızda, bilim adamları, insanların kendilerini dondurup gelecekte uyanacaklarını sanıyorlardı. | TED | في وقتك، ويعتقد العلماء أن البشريمكنهم تجميد أنفسهم والاستيقاظ في المستقبل. |
Kımıldamayın! | Open Subtitles | تجميد! |