"تحبُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • sever
        
    • seviyor
        
    • seviyorsun
        
    • sevdiğini
        
    • seversin
        
    • severdi
        
    Gece uyurken o yüzleri düşünmeyi sever. Hiçbir yüzü de unutmaz. Open Subtitles كما أنَّها تحبُ تَخيُلِ وجوههم قبيلَ خلودها للنوم
    Sen insanları seversin, insanlar da seni sever. İşte bu sensin. Open Subtitles أنت رجلٌ تحبُ الناس، والناس يبادلونك الحب، هذا أنت.
    Şiddeti seviyor. Biraz çatlak da. Günlerini şiddet filmlerini analiz ederek harcıyor. Open Subtitles . إنّها تحبُ ذالك،إنّها تتملص . إنّها تقضي ساعات في تحليل أفلام العنف
    Acaba o da benimle olmayı seviyor muydu? Open Subtitles 'أتساءل ماذا تحبُ هي؟ 'ماذا لو كانت سعيدة برفقتي؟
    O arabayı gerçekten çok seviyorsun, değil mi? Open Subtitles انتَ تحبُ تلكَ السيارة حقاً ، اليسَ كذلك؟
    Küçük kızlara vurmayı seviyorsun demek. Ha? Open Subtitles أنتَ تحبُ إيذاء الفتياتِ الصغيرات، أليس كذلك ؟
    Çükünü olmadık yerlere sokmayı sevdiğini de söyledi. Open Subtitles قال أيضاً أنك تحبُ أن تحشر قضيبك في ما لا يعنيه
    Çizgi film sever misin, Tomas? Open Subtitles هل تحبُ أفلامَ الكرتونِ يا توماس؟
    - Çünkü babaannen içki içmeyi sever. Open Subtitles لأن جدتك تحبُ الشرب
    Şarkı söylemeyi sever misin? Open Subtitles أنتَ تحبُ الغناء ؟
    Serseri tipleri sever. Open Subtitles تحبُ الأولاد السيئين.
    Kensi mecazını çıkarıp sallamayı çok seviyor. Open Subtitles إنَّ "كينزي" تحبُ إخراجَ تعابيرها المجازية حسناً
    - Öğretmeyi seviyor musun? Open Subtitles هل تحبُ التدريس؟
    - George'u seviyor, o halde? Open Subtitles هل هي تحبُ جورج؟
    Dersler ve mezuniyet umurunda değil, fakat okulu seviyorsun çünkü popülersin ve bir daha asla bir numara olamayacaksın. Open Subtitles أنت لا تهتم بالدراسة أو التخرج لكنّك تحبُ المدرسة... لأنكَ ذو شعبية ولن تكون كذلك مجدداً
    Onunla olmayı seviyorsun, değil mi? Open Subtitles إنك تحبُ البقاء معه أليس كذلك؟
    Görüyorum ki hâlâ en yüksekteki yerleri seviyorsun. Open Subtitles أرى أنّكَ ماتزالُ تحبُ المناطق المرتفعة
    Aperatif olarak romlu pasta sevdiğini hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكرُ أنكَ تحبُ كعكة الرم كتحلية
    Hayatım, hayatını bu şekilde sevdiğini anlıyorum ama bu konuda birazcık huysuz olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles عزيزي ، أفهم هذا ، أنت تحبُ عالمك كما هو أنت يمكنك أنّ تكون.. دعنا نقول شخص مهتم بالتفاصيل !
    Hangisi, patlamış mısırı tereyağlı mı seversin mi yoksa benimle başkente gelir misin sorusu mu? Open Subtitles الذي يقول " هل تحبُ الزبده مع الفشار؟" أو "هل ستأتين معي الى العاصمه؟" ؟
    Brentwood Dokunuşu yapmayı çok severdi. Open Subtitles كانت تحبُ أن تقوم بترحبيبة برينتوود.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more